TÜGVA Genel Merkezindeki "Antikiteden Rönesans'a İslam Dünyasında Bilim" konferansında konuşan Coşkun, dünyanın bugünkü uygarlığa gelmesinde iki büyük aydınlanma hareketinin etkili olduğunu söyledi.
(AA) - Giresun Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevdet Coşkun, "Avrupa-merkezci ve oryantalist düşüncenin, İslam'ın bir bilim ve medeniyet dini olmadığı, düşüncede dinileşmenin insan aklını ilerlemeden alıkoyduğu gibi Müslüman zihinleri bulandıran savları da son yıllarda yürütülen bilim tarihi çalışmalarıyla geçerliğini yitirmiştir" dedi.
Prof. Dr. Coşkun, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Merkezindeki, "Antikiteden Rönesans'a İslam Dünyasında Bilim" konulu konferansta, klasik Avrupa-merkezci yaklaşıma göre, dünyanın bugünkü uygarlık noktasına gelmesinde iki büyük aydınlanma hareketinin etkili olduğunu söyledi. Bunların antik Yunan aydınlanması ve Rönesans olduğunu ifade eden Coşkun, Avrupa topraklarında gerçekleşen bu iki aydınlık dönem arasında ise karanlık bir çağın yaşandığını dile getirdi.
Prof. Dr. Coşkun, Avrupa'da, "çok tanrıcılıktan tek tanrıcılığa geçişlerin, insan düşüncesini bilim ve felsefenin aydınlatıcı ışığından uzaklaştırdığı"nı iddia eden bir sav da bulunduğunu belirterek, 7. yüzyılda doğu dünyasında yaşanan putperestlikten İslam dinine geçiş tecrübesinin bu düşünceyi çürüttüğünü vurguladı.
Coşkun, bu durumun Ortaçağ'da İslam dünyasında bir karanlık dönem yaşanmadığını, aksine Avrupa'nın karanlık çağları, İslam kültür ve medeniyet dünyasının eşsiz katkılarıyla aştığını gösterdiğini ifade ederek, "Yine bu Avrupa-merkezci ve oryantalist düşüncenin, İslam'ın bir bilim ve medeniyet dini olmadığı, düşüncede dinileşmenin insan aklını ilerlemeden alıkoyduğu gibi Müslüman zihinleri bulandıran savları da son yıllarda yürütülen bilim tarihi çalışmalarıyla geçerliğini yitirmiştir" şeklinde konuştu.