Diyanet Cuma Hutbesi ve Namaz Saatleri - 14 Eylül 2018 Cuma Hutbesi

Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) 14 Eylül tarihli Cuma Hutbesi'ni yayımlandı. Türkiye genelinde tüm camilerde okutulacak haftanın hutbesinin konusu belli oldu. Bu hafta namaz hutbesinin konusu ne? 81 ilde okutulacak 14 Eylül 2018 Diyanet Hutbe ile ilgili detaylar ve 81 il Cuma namazı saatleri haberimizde...

Diyanet Cuma Hutbesi ve Namaz Saatleri - 14 Eylül 2018 Cuma Hutbesi
14 Eylül 2018 Cuma 11:20

14 Eylül Cuma Hutbesi yayımlandı. Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) Haftanın Hutbesi'ni yayımladı. DİB Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü, 14 Eylül 2018 Cuma günü tüm camilerde okutulacak cuma hutbesinde "Muharrem Ayı ve Aşure Günü" konusu işlenecek. Diyanet Hutbe ve vaaz konuları "Muharrem Ayı ve Aşure Günü" olarak Diyanet tarafından belirlendi.

Milyonlarca müslüman, her cuma camilere akın ediyor. Diyanet İşleri tarafından hazırlanan ve 81 ilin camilerinde okutulacak Diyanet Cuma Hutbesi belli oldu. 14 Eylül 2018 Cuma günü namaz hutbesi olarak "Muharrem Ayı ve Aşure Günü" konulu hutbe idrak edilecek. 

Ankara, İstanbul, Bursa, İzmir ve diğer illerin Cuma Namazı vakitleri merak ediliyor. 81 ilin namaz vakitlerine aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz. 

14 Eylül 2018 Cuma namazı Saatlerini öğrenmek için TIKLAYINIZ

MUHARREM AYI VE ÂŞÛRÂ GÜNÜ

Aziz Müminler!

Allah’ın yarattığı aylar, günler, geceler arasında çok kıymetli kazanç mevsimleri vardır. Halen içinde bulunduğumuz Muharrem ayı da müminlerce ganimet ve fırsat bilinmesi gereken kıymetli bir zaman dilimidir. Hicri yılın ilk ayı olan Muharrem, ilâhî feyz ve bereketin, huzur ve güvenin başlangıcıdır. 

Kıymetli Müslümanlar!

Muharrem ayı, savaşmanın haram kabul edildiği dört aydan biridir. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır.  “Doğrusu Allah’a göre ayların sayısı, Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısına uygun olarak on ikidir; bunlardan dördü haram aylardır. İşte doğru olan hesap budur…”1 Peygamber Efendimiz (s.a.s.) de “Ramazan ayından sonra en kıymetli oruç Allah’ın ayı olan Muharrem ayında tutulan oruçtur”2 hadis-i şerifiyle, bu ayın manevi bereketine işaret etmiştir.

Muhterem Kardeşlerim!

Önümüzdeki hafta Perşembe günü idrak edeceğimiz Muharrem ayının onuncu günü, Âşûrâ günüdür. Resûl-i Ekrem (s.a.s.), “Âşûrâ günü tutulan orucun, bir önceki yılın günahlarına kefaret olmasını Allah’tan ümit ediyorum”3 buyurmuş,  Âşûrâ gününe, Muharrem’in dokuzuncu veya on birinci gününü de ekleyerek iki gün oruç tutmayı müminlere tavsiye etmiştir.4 

Kıymetli Müslümanlar!

Âşûrâ günü, aynı zamanda tarihimizde ve hafızalarımızda derin bir hüzün ile yer etmiştir. Bu elim günde, Sevgili Peygamberimizin torunu ve Hz. Ali ile Hz. Fatıma’nın gözünün nuru olan Hz. Hüseyin Efendimiz, yanında bulunan yetmişten fazla Müslüman ile birlikte Kerbelâ’da şehit edilmiştir. Kerbelâ, Allah ve Resûlüne iman edip, Ehl-i Beyt sevgisini gönüllerine nakşedenlerin ortak acısı, yürek sancısıdır. Bu menfur hadiseyi gerçekleştirenler, mezheb ve meşreb farkı gözetmeksizin, istisnasız bütün Müslümanların vicdanlarında mahkûm olmuşlardır. 

Bugün de nice İslam beldesi acı ve gözyaşıyla yoğrularak adeta birer Kerbelâ’ya dönmüştür. Kardeşlerimiz zulme uğrarken, masum kadın ve çocuklar hayattan koparılırken bizlere düşen, Kerbelâ’yı doğru anlamak ve haksızlıklar karşısında Hz. Hüseyin misali bir duruş sergilemektir. 

Kardeşlerim!

Hz. Hüseyin, Kur’an-ı Kerim’i ve Rahmet Peygamberinin şerefli sünnetini kendine rehber edinmiştir. Zulme rıza göstermemiş, adaletsizliğe seyirci kalmamıştır. Kendisine yapılan telkinlere itibar etmeyerek hakkın, hakikatin, huzur ve barışın yeryüzüne hâkim olması için yola çıkmıştır. Böylelikle kıyamete kadar bütün insanlığa onurlu bir mücadelenin eşsiz örneğini sunmuştur. 

Muhterem Müminler!

Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Hak, “Şüphesiz bu benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun; başka yollara sapmayın; sonra onlar sizi Allah’ın yolundan ayırır...”5 buyurmaktadır. Allah Resûlü (s.a.s.) de bizlere şöyle nasihatte bulunmaktadır. “Birbirinizin eksiğini bulmaya çalışmayın, birbirinizin özel ve mahrem hayatını araştırmayın, birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırtınızı dönmeyin, birbirinize kin ve nefret beslemeyin. Ey Allah’ın kulları! Kardeşler olun!”6  

O halde, geliniz! Irk, dil, mezheb ve meşreb farklılıklarının arkasına sığınarak kardeşliğimizi hedef alanlara, coğrafyamızda yeni Kerbelâ’lar yaşanmasını arzulayanlara karşı uyanık olalım. Hz. Hüseyin Efendimiz gibi iyilerin ve iyiliklerin yanında, kötülerin ve kötülüklerin karşısında olalım; hakkı ve hakikati ayakta tutalım. İslam’ın aydınlığında buluşan gönüllerimizle, birliğe, dirliğe, vahdete koşalım. 

Başta Hz. Hüseyin ve Kerbelâ’da şehit olan Ehl-i Beyt olmak üzere, mukaddesatımız uğruna can veren bütün şehitlerimize selam olsun. Makamları âlî, mekânları cennet olsun. 

Kıymetli Kardeşlerim!

Pazartesi günü okullar açılıyor, yeni bir eğitim-öğretim yılı başlıyor. Yeni eğitim-öğretim yılının geleceğimizin umudu olan öğrencilerimize, onları yarınlara hazırlayan öğretmenlerimize hayırlar getirmesini Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Cenâb-ı Hak çocuklarımıza zihin açıklığı, öğretmenlerimize başarılar ihsan eylesin. 

Tevbe, 9/36.
Tirmizî, Savm, 40.
Tirmizî, Savm, 48.
İbn Hanbel, I, 240.
En’âm, 6/153.
Buhâri Edep, 57.                        

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
 

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.