MEB, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığınca, Roman vatandaşların temel kamu hizmetlerine erişimini ve istihdam edilebilirliğini artırmayı amaçlayan Romanların Yoğun Olarak Yaşadığı Yerlerde Sosyal İçermenin Desteklenmesi Projesi (SIROMA) kapsamında bir çalıştay düzenlendi.
Millî Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığınca, Roman vatandaşların temel kamu hizmetlerine erişimini ve istihdam edilebilirliğini artırmayı amaçlayan Romanların Yoğun Olarak Yaşadığı Yerlerde Sosyal İçermenin Desteklenmesi Projesi (SIROMA) kapsamında bir çalıştay düzenlendi.
Ankara’da bir otelde düzenlenen ve iki gün sürecek çalıştayda konuşan Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, “Ülke olarak önceliğimiz olan çocuklarımız ve gençlerimiz için çalışıyor ve şimdi yaptıklarımızın geleceği şekillendireceğini biliyoruz. Bu bilinçle her geçen gün yeni ve geliştirici çalışmalar yapıyoruz.” dedi.
Çocukların ve gençlerin gelecekte başarılı ve mutlu bireyler olmaları için gerekli yatırımları yaptıklarını kaydeden Erdem, “Her çocuğun kaliteli eğitim alarak bir üst öğrenime yönlendirilmesi gerekliliği bilinci ile çalışmalarımıza devam etmekteyiz. Bakanlık olarak özellikle son yıllarda ‘başta dezavantajlı çocuklarımız olmak üzere tüm öğrencilerimizin eğitim imkânlarından eşit oranda yararlanmalarını sağlamak’ hassasiyetle yaklaştığımız konular arasında yer almaktadır. Bu kapsamda aldığımız kararlar, yürüttüğümüz çalışmalar birbirini tamamlar niteliktedir.” diye konuştu.
Adil ve arz odaklı bütüncül sosyal politikalar
Günümüz koşullarında eğitim ihtiyaçlarının giderilmesi ve yeni adımların atılması konusunda, tüm uygulayıcı öğretmen ve akademisyenlerle güçlü bir sinerji oluşturduklarını ifade eden Erdem, “Alanda uygulamada olan eğitimcilerimizin yaptıkları çalışmaların kalitesi ve onlardan aldığımız dönütler bizi son derece mutlu etmektedir. Bakanlık olarak temel sorumluluklarımız arasında öğrencilerimizin eğitime erişim, devam ve nitelikli eğitimden yararlanmaları bulunmaktadır. Bu ana başlıklarımız özellikle hükümet programlarımızda yer almaktadır. Bu programlarla Hükümetimiz, aile ve toplum refahını artırmak amacıyla dezavantajlı kesimler öncelikli olmak üzere tüm toplumu hedefleyen katılımcı anlayışla, adil ve arz odaklı bütüncül sosyal politikalar üretmek, uygulamak ve izlemek misyonunu üstlenmiştir.” ifadelerini kullandı.
Erdem, dezavantajlı gruplar içerisinde olmaları nedeniyle sosyal içerme kapsamındaki faaliyetler çerçevesinde hizmet verilen gruplar içinde yer alan Roman vatandaşlar için öncelikle, Romanlara Yönelik Sosyal Politika Ülke Strateji Belgesi’nin yayınlandığını ve bu belgeyi esas olarak hazırlanan eylem planının, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının, STK’ların, akademik çevrelerin görüşleri alınarak uygulamaya konulduğunu aktardı.
Erdem konuşmasına şöyle devam etti: “Biz de Millî Eğitim Bakanlığı olarak bu konuda önemli sorumluluklar taşımakta, bu kapsamda yapılan çalışmaları hassasiyetle ve büyük bir titizlikle yürütmekteyiz. Bu anlamda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı koordinatörlüğü ve Sağlık Bakanlığı ortaklığında yürüttüğümüz proje ile dezavantajlı öğrencilerimizin okula devam ve başarılarının arttırılmasına katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Projede özellikle okula devam sorunu yaşayan ve başarı desteğine ihtiyacı olan dezavantajlı öğrencilerimize odaklanmış bulunuyoruz. Farklı çalışma ve projelerimizle bireylerin sınıfta, okulda, sosyal yaşamın her alanında toplumsal süreçlerde etkin bir biçimde var olmalarını destekleyen adımlar atıyoruz.”
Millî Eğitim Bakanlığı olarak her öğrenci için kaliteli eğitim hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak ve yine her öğrencinin eğitimde başarı düzeylerini artırmak için pek çok çalışma yaptıklarını vurgulayan Erdem, “Roman çocuklarımız özelinde tüm dezavantajlı öğrencilerimize katkı sağlayacağını düşündüğümüz bu ve benzeri çalışmalara katkılarınızdan dolayı emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyor, ülkemiz ve çocuklarımızı aydınlık yarınlara taşıyacak nice yeni çalışmada birlikte olmayı diliyorum.” ifadelerini kullandı.
Temel Eğitim Genel Müdürü Cem Gençoğlu ise, Bakanlık olarak, eğitimin her kademesinde öğrencilerin kaliteli eğitime erişimlerinin ve okula devamlarının sağlanması hususunda pek çok çalışma yaptıklarını belirterek, “Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarından, teşvik programlarına, ilkokullarda yetiştirme programından, şartlı eğitim yardımına tüm çalışmalarımız, eğitimde niteliği artırmak ve eğitime erişimin önündeki engelleri kaldırmak yönündedir. Özel politika gerektiren tüm öğrencilerimiz ve dezavantajlı çocuklarımız için konu özelinde farklı çalışmalar yaparak stratejik çözüm yolları sunma konusunda gayret içerisindeyiz.” diye konuştu.
Her türlü ayrımcılıkla mücadele edilecek
Roman Vatandaşlara Yönelik Strateji Belgesi’nde Roman öğrencilerin eğitim olanaklarından yeterince yararlanamadığı, eğitime erişimin düşük, erken terklerin ve devamsızlıkların yüksek olduğunu dile getiren Gençoğlu, şunları söyledi: “Belgeye göre, bunun en büyük nedeni velilerin karşı karşıya kaldıkları sosyal ve ekonomik güçlüklerdir. Bir eğitim sisteminin kalitesi, dezavantajlı çocuklara verdiği destekle ölçülür. Biz, her adımımızı, bu bilinçle atıyoruz. Farklılıklarımızın zenginliğimiz olduğu düşüncesi ile her türlü ayrımcılıkla mücadele ederek tüm çocuklarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. Bu kapsamda; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının ana sorumluluğu ve Sağlık Bakanlığı ortaklığında yürüttüğümüz, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Romanların Yoğun Olarak Yaşadığı Yerlerde Sosyal İçermenin Desteklenmesi Projesi Roman öğrencilerimizin nitelikli eğitime erişimlerini desteklemek amacıyla yürüttüğümüz bir projedir.”
SİROMA Projesi’nin, çocuktan veliye, toplumun her kademesine eğitimle erişim konusunda gösterilen çabanın anlamlı bir örneği olduğunu ifade eden Gençoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “12 pilot il ve 44 pilot okulda yürütmekte olduğumuz proje; öncelikle ihtiyaç analizi yapılarak, öğrenciler de dâhil olmak üzere okul yönetimi, öğretmen ve velilere ulaşılıp, mevcut durum ve beklentilerin tespiti ile başlamıştır. Bu doğrultuda, eğitici eğitimleri yapılmış, okullara eğitim ortamı ve materyal desteği sağlanmıştır. Ayrıca, öğrencilerimizin gelişimlerini desteklemek için okul öncesi, ilkokul ve ortaokul düzeyinde 6 farklı alanda programlarımızı destekleyen eğitim materyalleri hazırlanmasına karar verilmiştir. Gayemiz, proje sonunda dezavantajlı öğrencilerimizin donanımlı ve mutlu bireyler olmalarına destek verecek çıktılar elde edebilmektir. Öğrencilerimizin bireysel gelişimlerini sağlamak ve eğitim süreçlerini onların yüksek yararı doğrultusunda yönetmek, üzerinde hassasiyetle durduğumuz konular arasında yer almaktadır.”
Çalıştaydan çıkan sonuçların yapılacak çalışmalara ışık tutacağını dil getiren Gençoğlu, “Okula devam edemeyen veya başarı desteğine ihtiyaç duyan tüm öğrencilerimizin sosyal gelişimlerine destek vererek onları okul sürecine dâhil etmeyi ve tüm Roman çocuklarımızın en az zorunlu eğitimlerini tamamlarını sağlamayı ümit ediyor, katılımcılarımıza şükranlarımı sunuyorum.”