CHP Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selin Sayek Böke, bugün açıklanan 2016 yılı Temmuz dönemi işgücü istatistikleri ile ilgili yazılı açıklama yaptı.
CHP Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selin Sayek Böke, bugün açıklanan 2016 yılı Temmuz dönemi işgücü istatistikleri ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Böke’nin açıklaması şu şekilde;
''Bugün açıklanan 2016 yılı Temmuz dönemi işgücü istatistikleri, işsizliğin giderek yükseldiğini ve bu yükselişin kronikleşen yapışkan bir işsizlik sorununa dönüştüğünü gösterdi. Açıktır ki, artık korktuğumuz başımıza geliyor. Türkiye’nin işsiz sayısı, resmi rakamlara göre 2016 yılı Temmuz döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 354 bin kişi artarak 3 milyon 324 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,9 puanlık artış ile yüzde 10,7’ye ulaştı. Üstelik bu oran mevsim etkilerinden arındırıldığında yüzde 11,2 oldu.
Gerçekte 6 Milyon Vatandaşımız İşsiz
Üstelik TÜİK verilerinin satır araları, kritik bir gerçeği daha ortaya koydu. İstatistiki olarak işsiz kategorisinde sayılmayan, ancak iş bulursa çalışmaya hazır ancak bu ekonomik düzen sebebiyle umudunu kaybetmiş olanlar da dahil edildiğinde gerçek işsiz sayısının 5 milyon 872 bin kişiye, işsizlik oranının da yüzde 18.9’a ulaştığı ortaya çıkıyor. Yani gerçekte Türkiye’de halen yaklaşık 6 milyon vatandaşımız işsiz, çalışmak istiyor ama iş bulamadığı için çalışamıyor.
Defalarca söyledik, yine söylüyoruz: Bir ülkede üretim yoksa, iş de yoktur. KHK’larla ülkeyi yönetenler, hukuku da yerle bir ediyor. Hukukun olmadığı yerde, kimsenin bugünden yarına nasıl bir iklime uyanacağını bilmediği yerde, yatırım da olmaz, üretim de olmaz. Bu belirsizlik ve istikrarsızlık ortamı sürdüğü sürece, işsizliğin de artmaya devam edeceği şimdiden bellidir. Bu nedenle işsizlik, hükümetin kötü ekonomi yönetiminin sonucudur. Yapılması gerekenler belliyken, bu ülkeyi istikrarsızlık ve belirsizliğe sürükleyen AKP hükümeti, vatandaşını giderek artan bir işsizlik sorununa teslim ediyor. Oysa iyi bir ekonomi yönetimi, istikrarı sağlayarak, yatırım iklimini güçlendirecek, demokrasi ve hukukun üstünlüğünün egemen olduğu bir siyasetle işsizlik sorunu çözülebilir.
Gençlerde İşsizlik Oranı Yüzde 18.9
Verilerin gösterdiği bir başka kritik gelişme genç işsizliğindeki çok büyük artış. 15- 24 yaş arası genç nüfusta işsizlik oranı 1,5 puanlık artış ile yüzde 19,8’e yükseldi. Bu, çalışma çağındaki her 5 gençten birinin işsiz kalmaya devam ettiği, üstelik her geçen ay, bu genç işsizlere daha fazla gencin katıldığını gösteriyor. Böyle bir tabloda gençlere ne bugüne ne de geleceğe dönük umut var. Hükümet, eğitimi siyasetin bölgesinde bırakmaya devam ederse, eğitim kalitesini kanıtlamış okulları, proje okul saçmalığıyla yok etmekte ısrar ederse, sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de kaybederiz. Bir kez daha hatırlatıyoruz: Böyle olmak zorunda değil. Yapılacaklar bellidir. CHP olarak defalarca önerdiğimiz Organize Sanayi Bölgeleri’nde, gençlerimizin mezuniyetle birlikte işe başlayacağı meslek okulları kurulması önerimizi tekrar hatırlatıyoruz. Bu Organize Sanayi Bölgeleri’nde Türkiye’yi katma değeri üretimi mümkün kılacak sanayi politikasına acilen geçilmesi gerekiyor. Eğitim ve organize sanayi bölgelerinde meslek okullarının yanı sıra gençlerin iş kurmaları için, başta finansmana erişim olmak üzere desteklere ihtiyacı var. Türkiye’nin daha fazla zaman kaybına tahammülü yok.
Kadınlar, Ne Adam Ne De Madam Gibi Değil, İnsan Gibi Çalışmak İstiyor
İşsizlik verileri, Türkiye’de kadını hiçleştiren yönetim anlayışını da bir kez daha gözler önüne serdi. Mevcut işgücüne katılım oranı erkeklerde %72,8 iken, kadınlarda bu oran %33 düzeyinde. Kadını ısrarla, sadece anne ve eş olarak görmeyi tercih eden bu anlayışla, “madam gibi değil, adam gibi” şeklindeki aşağılayıcı ifadelerle, zihniyetinin diline yansıdığı anlaşılan bu anlayıştan vazgeçemeyen AKP yönetimiyle zaten başka bir sonuç beklenemezdi. Oysa kadınlar ne adam, ne de madam gibi değil, medeni tüm toplumlarda olduğu gibi “insan gibi” ve insan onuruna yakışır şekilde çalışmak, emeklerinin karşılığını almak istiyorlar.
İşsizlik verilerindeki kötüleşmenin de eklendiği Türkiye’de bu tablo iktidara şunu söylüyor: Türkiye’yi gerginliklere sürüklemeyin, ülkeyi normalleştirecek, güven artırıcı siyasi adımları atın ve ekonomide yeni çıkmazlara engel olun. Türkiye’nin, kadınıyla, erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, bu kadar ciddi sorunları varken, yeniden sistem tartışmaları açarak, istikrarsızlığı derinleştirmeyin. OHAL’lerle, kendi eksiklik ve yetersizliklerini başkalarının üzerine yükleyerek ve sistem tartışmalarını körükleyerek güven inşa edemezsiniz. Kaybolan güven ve istikrarsızlık ortamı, bugün itibariyle tüm veriler sinyal veriyorken, ekonomiyi ve vatandaşımızı çıkmaza sürüklerse bunun vebali, sizin üzerinizdedir.”