Zorunlu trafik sigortasında, 'kusur indirimi' uygulaması yürürlüğe girdikten sonra fiyatlar düşmezse 'tavan' fiyat uygulaması masaya yatırılacak.
Zorunlu trafik sigortasında yüksek fiyatları önlemeye yönelik çalışmalar devam ediyor. Kusur indirimi uygulaması yürürlüğe girdikten sonra fiyatlarda düşme olmazsa, tavan fiyat uygulamasına gidilmesi planlanıyor.
16.5 milyon taşıt sahibi, zorunlu trafik sigortasındaki yüksek fiyatların ne zaman düşeceğini merakla bekliyor. Bu konuda yapılan çalışmalar kapsamında ekonomi yönetiminin yol haritası netleşti.
İlk hedef sigorta şirketlerini rahatlatacak kusur indirimi uygulamasının geri getirilmesi. Ardından sigorta şirketlerinin uzun süredir pahalı poliçeye gerekçe gösterdiği standart hesaplama yöntemi Karayolları Trafik Kanunu'nda yapılacak değişiklik ile kalıcı hale gelecek. Sonrasında Hazine Müsteşarlığı prim oranlarını takip edecek. Bu düzenlemelerin ardından yüksek fiyatların devam etmesi durumunda ikinci olarak tavan fiyat uygulaması gündeme gelecek.
Üst düzey bir ekonomi yetkilisi, sigorta şirketlerinin yüksek fiyata gerekçe gösterdikleri zarara ilişkin değerlendirmelerin tam olarak gerçeği yansıtmadığını belirtti. Yetkili, "2006 yılından 2015 Eylül ayı sonuna kadar yaklaşık 10 yıllık dönemde 344.6 milyon TL net gelirleri otaya çıktı" açıklamasında bulundu.
Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, zorunlu trafik sigortasına yönelik düzenleme hazırlıklarına ilişkin soru üzerine, bu konudaki çalışmanın başladığını, Hazine Müsteşarlığı'nın taslak tasarı üzerinde çalıştığını, yakında Bakanlar Kurulu ve Meclise getireceklerini ifade etti.
Yapılacak düzenleme için sorunun kökenine inilmesi gerektiğini vurgulayan Şimşek, "Sorunun kökeni çok boyutludur. Bunlardan bir tanesi, kusurlu sürücülerin dikkate alınması gerekiyor. Bu önemli bir husustur. Sistemin yükleriyle, masraflarıyla öngörülebilir olması lazım. Yılda 1.2 milyon kaza oluyor Türkiye'de. Bu kazalarda yaklaşık 3 bin 500 vatandaşımız hayatını kaybediyor, 10 binin üzerinde vatandaşımız yaralanıyor. Bunların hepsinin sisteme getirdiği etkiler var, yargı kararları var. Sistemi bir bütün olarak daha öngörülebilir hale getirerek ve riski düşük olanlara daha düşük primle sistemi iyileştirmemiz gerekiyor. Burada 'primler çok yüksek, zorla aşağı indirelim' gibi popülist bir yaklaşım yok." şeklinde konuştu.