Davutoğlu, AB Zirvesinin 7 Mart'ta yapılacağını söyledi

Başbakan Davutoğlu, AB Konseyi Başkanı Tusk ile düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. 28 Ülkenin katılacağı Türkiye-AB zirvesinin 7 Mart'ta gerçekleşeceğini açıklayan Davutoğlu 29 Kasım'da ilan edilen ortak eylem planında birçok konuyu ele aldıklarını ifade etti.  

"Sayın Tusk'a teşekkürü borç bilirim"

29 Kasım'da Brüksel'de gerçekleştirilen  zirve sonrası Türkiye-AB ilişkileri yeni bir aşamaya geçtiğini ifade eden Davutoğlu, "Türkiye-AB ilişkileri hem Türkiye açısından stratejik tercihtir hem Avrupa kıtasında barışı ve kalıcı istikrarı sağlayacak çok önemli bir unsurdur hem de bugün uluslararası siyasetin en önemli konularına çözüm bulma konusunda büyük imkandır. Yarım yüzyılı aşan bir süreçtir Türkiye-AB ilişkileri. Çok değişik aşamalardan geçti. Müzakerelerin başlamasından bu yana, 2004 yılından bu yana biz hep Türkiye olarak Türkiye-AB ilişkilerinin stratejik zeminde seyretmesine büyük önem verdik. Son gelişmeler, dünyadaki gelişmeler ve Avrupa içinde ve Türkiye'deki gelişmeler, 1 Kasım seçimlerinden sonra yeni bir tabloyla karşı karşıya kalmamıza vesile oldu. 29 Kasım'da, 12 yıl aradan sonra, Türkiye-AB zirvesi büyük başarı olarak, yeni bir dönemin işareti olarak gerçekleşti. Ben Sayın Tusk'a bu zirvenin ortaya çıkmasında, başarısında gösterdiği çabalar dolayısıyla teşekkürü bir borç biliyorum."

"Bedelini Türkiye Ödüyor"

Suriye savaşından rejim ve ona destek çıkan aktörleri sorumlu tutan Başbakan, bunun bedelini AB ve Türkiye'nin ödediğinsöyledi. Davutoğlu, "Türkiye'de 2,7 milyon Suriyeli kardeşimiz var. Avrupa'ya da yüz binlerce insan geçebilmek için büyük çaba içinde. Ayrıca Suriye'deki bu durumu istismar eden, başka ülkelerden gelerek aynı ortamdan istifade etmek suretiyle ekonomik niyetle gelen istismarcılar da var. Başka mülteci görünümlü istismarlar. Bu, sektör oluşturdu bütün dünyada. İnsan kaçakçılığı" anlamında.

"Türkiye kimseyi aç ve susuz bırakmamıştır"

Davutoğlu açıklamalarında Türkiye'nin insani bir sorun olduğunda gereken her türlü adımı attığını belirterek, "Türkiye insani bir sorun mevzu bahis olunca gereken her türlü adımı atmıştır. Kimseyi aç ve susuz bırakmamıştır. Suriye'de kalıcı istikrarın sağlanması için her türlü adımı atmaya hazırdır. Türkiye için AB her zaman stratejik bir hedef olmuştur. Bugün de Türkiye'nin AB hedefinden bir sapma olmayacaktır." dedi.