Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki gerginliğin sebebi ne?

Davutoğlu'nun kendi isteği ile istifa etmediği söylentileri gerçek mi? Davutoğlu veda konuşmasında: ''Cumhurbaşkanımızın onuru benim onurumdur.'' demişti. Peki Cumhurbaşkanı ile Başbakan neden yollarını ayırdı?

Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki gerginliğin sebebi ne?
05 Mayıs 2016 Perşembe 23:30

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrasında bugün açıklamalarda bulundu. Davutoğlu yaptığı açıklamada 22 Mayıs tarihinde düzenlenecek AK Parti Kongresinde aday olmayacağını belirtti. Emanetin Hakkını vermek için çalıştığını ifade eden Davutoğlu, ilçe teşkilatları seçimlerinde şahsi hiçbir etkisinin olmadığını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanının görevleri neyse eksiksiz yerine getirmeye çalıştığını ve milletin buna şahit olduğunu dile getirdi.  

''Cumhurbaşkanımızın onuru benim onurumdur, ailesi benim de ailemdir.''

Davutoğlu konuşmasında, ''Başbakan Danışmanı olarak, Dışişleri Bakanı ve Başbakan olarak onunla çalıştım. Şunu bir kez daha ifade ediyorum: Ne gelişme olursa olsun, ben verdiğim söze sadığım. Hiç kimse benim ağzımdan Cumhurbaşkanımız aleyhine tek bir söz duymadı, duymayacak.'' demişti.

Davutoğlu ve Erdoğan arasındaki gerilimin sebeplerinden birincisi Osmanlıca'nın eğitim ve öğretimde yer alması şeklinde tahmin ediliyor.


Erdoğan ve Davutoğlu Arasındaki 20 sorun


1- ERDOĞAN VE DAVUTOĞLU ARASINDA OSMANLICA ANLAŞMAZLIĞI...

Erdoğan ve Davutoğlu' nun zamanında kullanmış olduğu cümlelere bakılırsa:
Erdoğan: '' Osmanlıca’nın bu ülkenin evlatları tarafından öğrenmesinden rahatsız olanlar var. İsteseler de istemeseler de Osmanlıca öğrenilecek, öğretilecek.''
Davutoğlu: ''Osmanlıca denilince arkadaşlar yabancı bir dilden bahsedildiğini zannediyorlar. İsteyen öğrenci seçer isteyen seçmez. Teklif edilen bu.''

2- MİT MÜSTEŞARI HAKAN FİDAN...

Bilindiği üzere Milli İstihbarat Teşkilâtı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan 7 Haziran seçimleri için milletvekilliğine aday olmuştu. Ancak Cumhurbaşkanının sözlerinin arkasından adaylığını geri çekip görevine devam etmişti. O sözleri tekrar hatırlayalım.
Erdoğan: ''Ben adaylığına olumlu bakmıyorum. Bunu Sayın Başbakan’a da söyledim. Adaylığını kabul etmek veya onu aday olarak göstermek, o Sayın Başbakan’ın takdiridir, ona da benim karışma yetkim yok.''
Bu sözlerin ardından Hakan Fidan MİT görevine tekrar atandı. 
Davutoğlu: ''Sayın Cumhurbaşkanımızla benim aramda bu konuda herhangi bir görüş ayrılığı veya farklı kanaatlere dayalı yaklaşım yoktur, her zaman istişare ederiz. Tabii eğer farklı kanaatler varsa, bunlar da bu istişarelerde açılır. Son adım da dün göreve atanması konusunda da Sayın Cumhurbaşkanıyla bir istişare yaptık." diyerek 10 Mart 2015 günü Cumhurbaşkanı ile istişare yaptığını belirtti.

3- SİYASİ PARTİLERİN MAL BİLDİRİMİNDE ŞEFFAFLIK...

Tüm siyasilerin mal bildiriminde bulunması için düzenlemeler yapılacaktı.
Erdoğan: ''Mal bildirimini il ve ilçe başkanları düzeyine indirirseniz, bu görevi üstlenecek kişiyi bulamazsınız." 
Erdoğan'ın bu açıklamasına rağmen Davutoğlu şeffaflık kanun tasarısını yeniden gündeme getirdi. 

Şeffaflık paketi de görüş ayrılıklarının başında gelen konu olarak iddia ediliyor.

4- AKADEMİSYENLERİN TUTUKLU YARGILANMASI

Başbakan Davutoğlu, 29 Mart 2016 tarihinde yaptığı açıklamada akademisyenlerin tutuksuz yargılanmasından yana olduğunu söyledi. 
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise "Bakıyorsunuz son zamanlarda, ‘akademisyen olduğuna göre tutuksuz yargılansın’ deniyor. Ne demek, suçluysa, eğer yargı buna hükmettiyse o da tutuklu yargılanacak. Akademisyen görünümlü destekçi, gazeteci kimlikli casus, siyasetçi kılıklı eylemci, memur ünvanlı milis olarak, terör örgütünün emrine girenlerin elinde silahı, bombası olan teröristlerden hiçbir farkı yoktur. Yine kuzu postuna bürünmüş sırtlanlar da terör örgütü mensuplarıyla aynı amaca hizmet ediyorlar. Bu konuda da milletçe dikkatli olmalıyız." diyerek yanıt verdi.

5-  MKYK LİSTESİ...

AK Parti’nin Davutoğlu’nun Genel Başkan seçilmesinden sonra yapacağı ilk olağan kongresi ise krizin büyük bir sürprizi beraberinde getirdi. 50 asil ve 25 yedek üyeden oluşan MKYK listesinin nasıl şekilleneceği konusunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında bir "anlaşmazlık" yaşandıüı iddia edilenler arasında.

Davutoğlu’nun kendi hazırladığı listede ısrarcı olması üzerine ortada Genel Başkan adaylığı için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a en yakın isimlerden Binali Yıldırım'ın adı dolaşmaya başladı.. Üstelik Yıldırım’ın sadece adı geçmekle kalmadı, bunun için delegelerden 900 civarında imza toplandığı da yazılıp çizildi. Cumhurbaşkanı ile Başbakan, bu haber basına yansıdıktan sonra liste üzerinde anlaşmaya vardı, Yıldırım aday olmadı ve Davutoğlu oy birliğiyle yeniden Genel Başkan seçildi.

6- ÇOK TARTIŞILAN BAŞKANLIK SİSTEMİ

7 Haziran seçimlerinden sonra Davutoğlu, ' Başkanlık sistemine geçecektik fakat halk seçimlerde bize bu yetkiyi vermedi.' dedi.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan. ' İster kabul edilsin ister edilmesin, Türkiye'nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir Anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir." diyerek karşılık verdi






 

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Muhammet - 9 yıl önce
Cumhurbaşkanimiz recep tayip erdogan ve başbakanimiz arasinda santrac iyunu var diyolar oyunun zamani ve yeri var diyolar duşmanlara agir darbe var diyolar aslı varmı