HSYK Başkanvekili Yılmaz: İtiraf edenleri ihraç etmeyeceğiz

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Mehmet Yılmaz, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) itirafta bulunacak olan hakim ve savcılar için önemli açıklamalarda bulundu.

Yılmaz, itirafçı olan hakim ve savcıların çok yararlı, samimi ve terör örgütü ile mücadelede çok faydası olanların merlekte tutmaya çalışacaklarına vurgu yaparak çağrıda bulundu. 

İtirafların FETÖ ile mücadelede önemli olduğunu kaydeden Yılmaz şu açıklamalarda bulundu:

Cezada büyük indirim söz konusu

"İtirafları çok daha yararlı, çok daha önemli olan hakim, savcıların meslekte tutulmalarını dahi genel kurulda tartışacağız. Çok yararlı itiraflarda bulunanlar, çok samimi, örgütü çökertmede çok faydalı itiraflarda bulunanları meslekte tutmayı bile tartışacağız ama her şeyden önce onlar için adli açıdan bir cezasızlık hali söz konusu. Cezada büyük indirim söz konusu. O nedenle biz genellikle etkin pişmanlık yasasından faydalanmalarını öneriyoruz. Bu nedenle de son günlerde özellikle ByLock listelerinin ortaya çıkmasından sonra etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyenlerin sayısı bir hayli arttı. Bundan sonra da artacağına inanıyorum."

İtirafta bulunan hakim, savcılar olursa ihraç yoluna gitmeyeceğiz

"Biz de disiplin yönünden bakacağız. Gerçekten samimi, örgütü çökertmede çok büyük fayda sağlamış, örgütü deşifre etmede büyük fayda sağlamış, çok yararlı olduğuna karar verdiklerimizi farklı farklı muameleye tabi tutacağız. Adli yargıda zaten mahkeme kendisi takdir edecek. Mahkeme, söz konusu beyanın, yasanın aradığı pişmanlık hükümlerine uygun olup olmadığını özgür iradesiyle takdir edecek ve gereğini yapacak. Biz de disiplin açısından itirafta bulunan hakim, savcılar olursa ihraç yoluna gitmeyeceğiz. Onlara gereken her türlü ayrıcalığı tanımayı düşünüyoruz.

Yeter ki bize örgütü deşifre konusunda çok yararlı bilgiler versinler. Bunlara disiplin açısından olumlu bakışımız olacak."

İhraçta yeniden görüşme incelemeleri ertendi

"Hızla itirafçılar çoğalmaya başladı. 'İtirafçı olunca itirafın niteliğine göre ihraçtan vazgeçebiliriz' dediğimiz için bu açıdan itirafçılar zarar görmesinler diye ihraçları kesinleştirmeyi biraz geciktirebiliriz. Bunu genel kurulda görüşür, karara bağlarız. Niyetimiz başlangıçtan beri net. 'Yargıda, hiçbir çete mensubu, terör mensubu kimseyi bırakmayacağız' dedik. Sadece etkin pişmanlık gösterenler, çeteyi deşifre edenlerle ilgili bazı olumlu değerlendirmeler yapılabilir, onlara istifa kapısı açılabilir. Bu tip şeyler düşünülebilir.

Genel kurulumuz örgütü çökerten kişilere karşı olumlu bakabilir."

İtirafçıların verdiği isimlerden liste oluşturuldu

"İtirafçıların, etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyenlerin verdiği isimler var. Bu isimlerle elimizde oluşmuş bir liste var. Bu itiraflarda adı geçenlerle ilgili arkadaşlarımız bir çalışma yapıyor. Onlarla ilgili yeni bir çalışmamız olacak. Bin civarında, bini geçebilir. İhbarlarla, itiraflarla oluşan rakam bu.

Onları da değerlendiririz. Ondan sonra da inşallah yüzümüzün akıyla bu süreçten çıkarız. Bütün çabamız bu süreçten günahı olmayan, çeteye bulaşmamış hiçbir hakim, savcı zarar görmesin. Yargı bizim yargımız, hakim, savcılarımız bizim çocuklarımız. Hepsini bu devlet eğitmiş, büyük emek verilmiş çocuklar. Kimseye düşmanlığımız yok. Kendi çocuğumuza düşman olabilir miyiz? Hiçbir isme takılmıyoruz, hiçbir isimle ilgili önyargımız yok."

Avrupa Yargı Kurulları Ağına (AYKA) mektup gönderdik, ihraç ile karar görüşülecek

"Belki gözlemci statümüzü askıya almaktan vazgeçecekler. Onlara 'Gerekçeli kararımızı bekleyin' dedik. 'Her türlü bilgiyi, belgeyi paylaşmaya hazırız, bir heyet gönderin, paylaşalım, anlatalım' dedik. '2 bin 700 kişiyi böyle açığa aldık, 2 senedir disiplin soruşturması yürütüyorduk, silahlı terör örgütü olup olmadıkları noktasında tereddütler vardı, o akşam silahlı terör örgütü olduğu konusunda açık deliller ortaya çıkınca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma yaptı. Silahlı terör örgütü üyesi olarak gözaltı kararı verilmiş hakim ve savcıyı bulunduğu hal üzerine görevde tutmamız beklenemezdi artık. Bu nedenle aldık.' diye izah ettik. Hala, 'Yok, bir gecede aldınız.' diyorlardı. Sonra anladılar."