Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas Valiliği tarafından Cumhuriyet Üniversitesi kampüsünde bulunan çok amaçlı salonda kentteki iş adamlarıyla düzenlenen toplantıya katıldı. Yılmaz, "Türkiye'nin önündeki cumhuriyet gerçekten önemli bir kazanımdı, demokrasiye geçiş önemli bir kazanımdı, cumhurbaşkanının halk oylamasıyla seçilmesi önemli bir kazanımdı, bunlar kadar başka önemli bir kazanım da cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi olacaktır." dedi.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas'ın Şarkışla ilçesindeki temaslarının ardından Sivas'ta, 15 Temmuz şehidi 4. Sınıf Emniyet Müdürü Münir Murat Ertekin'in Yenidoğan Mahallesi'ndeki baba evine giderek, Ertekin'in yakınlarına taziyelerini iletti.
İsmet Yılmaz, katıldığı toplantıda, Türkiye'nin ve Sivas'ın sorunları olduğunu ancak bu sorunların çözülerek ilerlendiğini söyledi. Son iki ayda yabancı yatırımcıların Türkiye'ye bir milyar dolar yatırım yaptığını aktaran Yılmaz, bunun yabancı yatırımcının Türkiye'nin yarınına güvendiğinin göstergesi olduğunu belirtti.
"Birlikte yaşamanın yolu 16 Nisan'dan geçiyor"
Bakan Yılmaz, "Türkiye'nin önündeki cumhuriyet gerçekten önemli bir kazanımdı, demokrasiye geçiş önemli bir kazanımdı, cumhurbaşkanının halk oylamasıyla seçilmesi önemli bir kazanımdı, bunlar kadar başka önemli bir kazanım da cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi olacaktır." diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "O halde şunu diyeceğiz, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi daha demokratiktir, daha çok milli iradeye dayanır, halktan daha çok destek almayı gerektirir. Neden? Geçmişte üst üste yüzde 34, yüzde 46, yüzde 49'la biz bu ülkeyi yönettik. Bundan sonra hiç kimse yüzde 34, yüzde 46 ve yüzde 49 alarak bu ülkeyi yönetemeyecek. Bu ülkeyi yönetebilmek için minimum yüzde 50 oy almak lazım. O zaman soru şu, bu milleten yüzde 34 alıp bu ülkeyi yönetmek mi daha demokratiktir, daha mı milli iradeye uygundur, yoksa yüzde 50'den fazla oy alınca mı daha demokratik, daha milli iradeye uygun, daha güçlü bir hükümet olur. Hiç şüphesiz ki yüzde 34'lerin yüzde 40'ların olduğu bir yerde yüzde 50 oy alabilmek, halkın desteğini alabilmek muhakkak ki demokrasiye daha uygundur. O halde tek bir kelimeyle söylesek, daha demokratik bir rejimin yanında yer almak istiyor musunuz? İşte 16 Nisan'da sandıkta 'Evet' dememiz lazım. Türkiye'de uzlaşmayı, birlikte yaşamayı istiyoruz, doğru mu? İşte uzlaşmanın yolu, birlikte yaşamanın yolu inanın ki 16 Nisan'daki referandumdan geçiyor. Niçin? Çünkü hiç bir partinin yüzde 50 oyu yoktur. Bir başka partiyle uzlaşmaya, bir başka partinin değerlerine yakınlaşmaya hatta milletin tamamını kucaklamaya ihtiyacı vardır."
Anayasa değişikliğini milletin önüne getirirken MHP ile uzlaştıklarını belirten Yılmaz, şunları kaydetti: "Ortak projemiz, (anayasa değişikliği) MHP de milletin önüne getirmek durumunda kaldı. Yüzde 50'nin üzerinde oy alabilmek için de mutlaka cumhurbaşkanı diğer partilerle uzlaşacak, kucağını açacak, toplumun 80 milyonunun hepsini kucaklayacak. Dolayısıyla daha uzlaşmacı bir sistem, doğru mudur? Eskiden öyle değildi. Eskiden biz yüzde 46 alırdık, diğeri önemli değildi. Bir başkası yüzde 25 alırdı, diğeri önemli değildi. İyi ama bu şimdi yönetmeye yetmez. Geçmişte yüzde 44, 46 almak yönetmeye yeterdi, başkalarını yönetirdiniz ama bundan sonra yüzde 46, 44, 34'ler hatta bu oyu alıp da yönetebilmek mümkün değil. Dolayısıyla 16 Nisan'da sandığa gittiğimizde dikkate alacağımız husus bu toplumda uzlaşma istiyor muyuz, istemiyor muyuz?"