Neden Sevgilin yok, Neden sevilmiyorum, neden sevmedin Nasıl sevgili olunur, severiz, sevişiriz, neden sevgili olunur, neden sevemiyorum, Sevgili ne demek, Okurlarımıza Bu Hafta Neden Sevgilin Yok Sorusunu Sorduk ve Aldığımız Cevaplar Çok İlginç Detaylar haberimizde
Neden Sevgilin Yok ? Birbirinden İlginç Cevaplar Aldık
Neden Sevgilin yok, Neden sevilmiyorum, neden sevmedin Nasıl sevgili olunur, severiz, sevişiriz, neden sevgili olunur, neden sevemiyorum, Sevgili ne demek, Okurlarımıza Bu Hafta Neden Sevgilin Yok Sorusunu Sorduk ve Aldığımız Cevaplar Çok İlginç Detaylar haberimizde
Okurlarımıza Bu Hafta Neden Sevgilin Yok Sorusunu Sorduk ve Aldığımız Cevaplar Çok İlginç Detaylar haberimizde
Cevap 1
cevaplaması zor bir soru. bu ara çokça duyuyorum. “dış görünüşüne dikkat ediyorsun, dışarıdan bakılınca dikkat çekiliyorsun ama neden yok?”
kısacası tercih etmiyorum, utangacım, çekiniyorum ya da karşı cinsin aradığı özellikler bende yok diyorum ama gerçek farklı.
korkuyorum. iyi bir savaşçı değilim. hep sevmek için geç kalıyorum. birisine güvenmekte zorluk çekiyorum. tam güvenip seveceğim zaman da karşı taraf çoktan benden gitmiş oluyor.
birde kim “ben senin hep yanındayım, yalnız değilsin, hep buradayım, bundan sonra her şey daha iyi olacak” dediyse gittiler, tam ben alışmışken beni yalnız bıraktılar ve her şey göreceli olarak daha kötü oldu.
önemsenmek, değer görmek ve sevilmek isterdim. birisinin bana iyi gelmesini, bende aynı derecede ona iyi gelmek isterdim. ailemden olmayan birisinden şefkat görerek, uzunca sarılabilmeyi isterdim. bilemiyorum. ama olmayınca olmuyor. hem arkadaşlık hem de sevgililik için yoruldum.
annem “hiç birilerini sevmeyi denedin mi?” diye sormuştu. ben denedim. her ne kadar gösterememiş olsam da denedim. olmadı, yetemedim. yeterli gelmedi hiçbir zaman. artık yalnızlığımı seveceğim.
Cevap 2
sevmeye değecek insan yok.
insanların egolarıyla ördüğü duvarları aşmak zor geliyor bir de.
Cevap 3
dünyada yaklaşık 8 milyar insan var, illa bir alıcı çıkacaktır, gerçekten birini bulamamak baya zor bir iş..
hızlı tüketim, sosyal medya ve teknoloji beraberinde maalesef yalnızlığı da getirdi. keşke bu yalnızlık artarak devam etse de dünyanın populasyonu azalsa,
cevaplaması zor bir soru. bu ara çokça duyuyorum. “dış görünüşüne dikkat ediyorsun, dışarıdan bakılınca dikkat çekiliyorsun ama neden yok?”
kısacası tercih etmiyorum, utangacım, çekiniyorum ya da karşı cinsin aradığı özellikler bende yok diyorum ama gerçek farklı.
korkuyorum. iyi bir savaşçı değilim. hep sevmek için geç kalıyorum. birisine güvenmekte zorluk çekiyorum. tam güvenip seveceğim zaman da karşı taraf çoktan benden gitmiş oluyor.
birde kim “ben senin hep yanındayım, yalnız değilsin, hep buradayım, bundan sonra her şey daha iyi olacak” dediyse gittiler, tam ben alışmışken beni yalnız bıraktılar ve her şey göreceli olarak daha kötü oldu.
önemsenmek, değer görmek ve sevilmek isterdim. birisinin bana iyi gelmesini, bende aynı derecede ona iyi gelmek isterdim. ailemden olmayan birisinden şefkat görerek, uzunca sarılabilmeyi isterdim. bilemiyorum. ama olmayınca olmuyor. hem arkadaşlık hem de sevgililik için yoruldum.
annem “hiç birilerini sevmeyi denedin mi?” diye sormuştu. ben denedim. her ne kadar gösterememiş olsam da denedim. olmadı, yetemedim. yeterli gelmedi hiçbir zaman. artık yalnızlığımı seveceğim.
Cevap 4
hayata bakış açımızın aynı olması, birbirimizden beklentilerimizin aynı olması gibi nedenler... bunlar olmadan hayatımda yer alan insanlar ile uyumu tutturamıyorum.
edit: beklentiden kastım: onun istediği şeyleri benim tamamlamam, benimkileri de onun. bazı ilişkilerde iki tarafın birbirini tamamlaması mümkün olmuyor.
Cevap 5
herkesin hayatında belli dönemler vardır, aradığını bulamazsın, bulduğunu beğenmezsin, beğendiğine ulaşamazsın, daha uzar da gider.
bu soru tanıdığın herkesten gelebilir sana.
boktan evlilik hayatı olan arkadaşların seni bozmak için sorar bu soruyu en çok. senin yalnızlığından güç alıp, kendi ilişkilerini muhteşem görürler. güzel arkadaşım, sen bu soruya ne cavap verirsen ver, onların amacı belli. sen kendi içine dön önemli olan senin duyguların. hayatını yaşa, mutlu olduğun şeyleri yap. enerjini yüksek tut. en iyisi zamanı var demek ve bunu kabullenmek.
Cevap 6
1) yakışıklı değilim
2) param yok -araba vs-
3) her şeyi çok ciddiye alıyorum
4) bir erkeğe göre fazla romantiğim -sadece sevişmeyi düşünemiyorum ben mesela sırf sevgilimle yatayım diye günlük ev kiralayamam kız buna fit bile olsa bana çok yanlış geliyor bu şekilde çok kayıplar yaşadım-
5) eğilip bükülmüyorum. yani kendinden ödün verememek gibi değil, kendime göre bir takım erdemlerim var bunları çiğnetmiyorum.
6) çok espiri yapıyorum bazen çok konuşuyorum. her şeyin yerinde güzel olduğunu düşünüyorum. her yerde ağır abi gibi takılmayı sevmiyorum. sırf karşımdaki kızı etkiliyeyim diye kasılmıyorum.
7) boş yapamıyorum. ben biriyle sohbet ederken konu ya felsefe tarih vs gibi konulara geliyor ya da karşı tarafın ilgilendiği ve benim bilmediğim konulara geliyor. hep didaktik bir konsept oluyor sıkıcıyım galiba flört edemiyorum yani sevmiyorum da başımıza bi’ de bunu çıkarttılar.
Cevap 7
biraz asosyalleştim. pek arkadaşım yok. okuldan eve, evden okula bir hayatım var. dolayısıyla sevgili adayı bulmaya pek ortamım yok.
aslında istiyorum olmasını ve dolayısıyla bir arayışa girmeyi ama olmuyor. halbuki birini yeniden tanımak, yeni şeyler yaşamak, mutlu etmek, baştan itibaren onunla bir şeyler kurmak, yine bunların tam tersine hem onun tarafından hem de yaşanlar yüzünden mutsuz edilmek/mutsuz olmak, kazık yeme veya sinir krizleri geçirme ihtimali gibi şeyler gözümde pek de büyüyen şeyler değil. bunlara hazırlıklıyım, başıma neler gelebileceğini biliyorum ama zaman zaman üşengeçliğim bu arayışıma engel oluyor veya başka sebeplerden dolayı hevesim kırılıyor.
son olarak, öyle bir aday bulduğum zamanlarda ise kısa flörtlerden sonra ilişkimiz bitiyor. buna sebep olarak, pek yakışık olmayışımı veya pek maskülen olmayışımı veya biraz ezik kalışımı veya bir kadını hayat tarzım ya da elimdeki imkanlar sebebiyle güvende hissettiremeyişimi görüyorum. ah tabii, birçok kadından duyduğuma göre sırasıyla güya kültürlüyüz, tatlıyız, az çok yakışıklıyız, duygusalız, tutkuluyuz, zekiyiz, komiğiz ama eleniyoruz işte.
ha bir de son olarak, karşı tarafın daha iyi adaylara ulaşma imkanı olabiliyor. yani daha iyi imkanlara sahip adaylar varken neden ben olsun ki? zamanımın çalınması dışında onları da anlıyorum. yani bazen sırf bu sebepten tekmeyi yediğimi düşünüyorum.
Cevap 8
ilişkilerin bayalığından sahteliğinden değil, her ilişki güzeldir. ama hande yener’in deyimiyle artık “acı veriyor yeni baştan sevmesi”
bende sana yetecek kadar ben kalmadı, onun için yorma beni, prosedürleri atlayalım, direk tribe tartışmaya, sevişmeye, makyajsız ansızın bana gelmelere, üstüme başıma cebime dikkat etmeden sana gitmelere başlayalım.
belki o zaman dilimizden;
“bilsem ki sana varmak içindi
bütün mola sancıları
bütün stabilize arkadaşlıklar
daha hızlı koşardım
severadım gelirdim
gözlerinin mercan maviliğine”
dizeleri dökülür. haa var mı aynı dertten muzdarip; zihni yorgun arkadaşlar? onlar anladı bile; öpüldünüz :)
Cevap 9
önceleri hep onuna kıyasladığım içindi. daha iyisi olmayacaksa olmasın koy gözüne rahman gelsin diyordum. sonrasında 1-2 sini sever gibi oldum, ya arkadaşı görmüş yada kendini çok naza çekti. arkadaş görene zaten kıl oluyorum, ne yapayım tecavüzcü coşkun gibi mi yaklaşaydım; köpek mi çekeydim?
sonrasında bir kaçı da numaramı vs istemiş, onları da ben istemiyorum mk diyerek bitirdim üniversiteyi. şimdi iş güç derken kimseye yazma hevesim yok, kimsenin peşinden koşacak derman da. bazen otobüste uçakta vs gözüme takılır biri. uzun uzun bakışırız, bazen güler, bazen o da uzun bakar. sonra durakta iner giderim.
ama mektup arkadaşı olmak isteyen varsa olur bak. bazen sadece yazmak istiyorum, hiç tanımadığın birine yazmak güzel oluyor. denemek isteyen yeşillendirebilir.
Cevap 10
ben yoruldum hayat..
sevgilin varsa,kaprisleri olacak, istekleri istemedikleri, falanları filanları,bide benim için aynı şeyler.. gel zaman git zaman birbirimizi törpüleyip orta hali bulduk derken saçma sapan bi sebepten ayrılacağız yada inanılmaz ypracak beni, ayrılmaktan beter edecek. gerek yok. direkt evlenirim. nikah yaparım düğün falan da yok. hatunla da ilk sene dolmadan çocuğu da yaptık mı boş beleş kaprislerle uğraşacak vakti olmaz hatunun, anne olduktan sonra kutsanmış olur benim için. ondan sonrası rampa aşağı zorlamaz. (diye düşünüyorum) :)
Cevap 11
sevmek çok zor. birini görürsün önce hoşlanırsın sonra yavaş yavaş beyninde düşünceler başlar. yok dersin tamam güzel falan ama olmaz dersin. sonra bisey olur beynin tekrar düşüncelere dalar. bak tekrar düşün ne kaybedersin tekrardan karşına böyle birini çıkacağını nereden biliyorsun? bu arada beynin onu daha fazla düşünmeye sevk eder. evet doğru söylüyor dersin ya karşıma onun gibi biri çıkmazsa dersin. bu düşüncelerden sonra artık geri dönülmez yola girdin tebrikler! artık karşındakinin her hareketi sana farklı gelmeye başlar. hayal kurmaya başlarsın. sevgili olduğunuz gezdiğiniz falan ne kadar tanıdık değil mi?. uzun düşüncelerden sonra açılırsın konuşursun ama kabul görmezsin. sonra tekrar sevmeye ne gücün kalır ne de kalbin. sevmek çok zor be
Cevap 12
her 14 şubat günü çay içerken aklıma gelen soru cümlesi.*
kişisel görüşüm, bu tip durumların akışına bırakılması gerektiği. sevgilim olsun diye bir çaba içine girmemeli insan. yine sevgili istemiyorum hayat yalnızken çok keyifli demek de yanlış. zamana bırakmak en mantıklısı. olursa olur, olmazsa olmaz.
bunların haricinde işin maddi boyutu var. sevgiliniz varsa öyle ya da böyle zaman ve paradan feragat etmeniz gerekmekte. basit bir çift kişilik tatil planı bile 3000-4000 liralardan başlıyor. bir restoranda yemek yemek, bir kafede çay içmek, sinema ve tiyatroya gitmek, gezmek eğlenmek vs bunların hemen hemen hepsi doğrudan maddiyat ile ilişkidir. seninle çay içer simit yerim diyen birini bulursanız ne ala. - ki büyük ihtimal öyle biri yok.-
maddiyatın üstesinden gelecek bir işiniz ve olanaklarınız olduğunda ise bu sefer karşınıza zamanın yetersizliği çıkabilir. çalışan bir insansanız elinizde sadece bir hafta sonunuz var demektir onu da sevgiliye ayırmak durumundasınız. bir hafta görüşmesek de olur demeyin, insanlar ilgi görmek ve sevildiklerini hissetmek ister. çiftler bunları yapmadığında da ayrılık denen olay meydana gelir. her şey iyi giderse bu sefer araya aileler girer ve mutluluk zincirleri her yerinizi sarmaya başlar.
he bir de uzak mesafe ilişkisi var, iki ayda bir onun şehrine gidip birkaç gün kalarak sevgilinizle vakit geçirebilirsiniz. döndüğünüzde de boynuzlarınızı törpülersiniz.
sonuç olarak temennim, herkesin karşısına iyi bir insanın çıkmasıdır. bunu tüm samimiyetimle yazıyorum.
Cevap 13
hayatı boyunca evlenmeden kalmış bir adam duymuştum. ve doksan yaşında ölüm döşeğindeyken birisi ona, “yaşamın boyunca evlenmedin fakat nedenini asla söylemedin artık ölüyorsun, en azından merakımızı dindir. bir sır varsa şimdi söyleyebilirsin çünkü birazdan göçmüş olacaksın. sırrın açığa çıkmış bile olsa sana bir zararı olamaz” dedi.
"evet, bir sır var. ben evliliğe karşı değilim ama mükemmel bir kadın arıyordum. aradım ve aradım ve tüm yaşamım kayıp gitti” dedi adam.
soruyu soran “fakat bu koca dünya üzerinde, milyonlarca insan var, onların yarısı kadın, bir tane mükemmel kadın bulamadın mı?” diye sordu.
ölmek üzere olan adamın gözlerinden yaşlar aktı. “evet, bir tane buldum” dedi.
soruyu soran tamamıyla şoka uğramıştı. “o halde ne oldu? niçin evlenmedin?” dedi.
ve yaşlı adam, “fakat kadın mükemmel bir koca arıyordu.”
osho
çok mükemmelliyetçiyiz. bu kadar basit.