TEOG'u da, eğitimci olmayan bakanı da istemiyoruz. TEOG gitti dava bitti mi? Hayır dava bitmez. TEOG devede kulak bile değil.
Ankara Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Ahmet Aydınsoy, TEOG ve Eğitim Sistemine ilişkin önemli açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
Eğitim sistemimizin en önemli problemlerinden biri, Mesleki eğitimdir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın defalarca “ eğitimde istediğimiz noktaya gelemedik...” itirafına şahit olduk. Buna sebep olan, bir çok yanlış politika, eğitimde bize çok zaman kaybettirdi, hâlâ kaybettiriyor.
28 şubat sürecinde üvey evlat muamelesi gören İmam Hatip Liseleri yüzünden, tüm meslek liseleri mağdur edilmişti. Şimdi ise 15 yıllık Ak Parti iktidarında, birileri bulduğu her boş binaya imam hatip tabelası dikerek, içi boş, her türlü kaliteden yoksun okullar mantar gibi çoğaltıldı. Ve tüm liselerin, Meslek liseleri dahil, Anadolu Lisesi olması, yani sınavla öğrenci olması ( ki bu sınavın adı TEOG ) meslek liselerine ve imam hatip liselerine, 28 şubattan daha büyük darbe vurmuştur.
Bu yanlış uygulamaların en önemli müsebbibi, hiç şüphesiz Eğitimin “E”sinden anlamayan bakanlarla bürokratlarla Eğitim politikası belirlenmesi ve yönetilmesidir. Yüz yıllardır hiç masum olmayan emellerle yap-boz tahtasına çevrilen eğitim sistemimiz, maalesef 15 yıllık Ak Parti iktidarında, istisnasız hepsi eğitimden anlamayan, eğitimci olmayan bakan ve bürokratlar elinde heder edildi. Ve hâlâ bu talihsizlik devam ediyor.
Sayın Cumhurbaşkanım! Lütfen !
- ARTIK EĞİTİMİ, EĞİTİMCİLERE BIRAKIN !
- 20 kişilik bir masada tek eğitimci olan bir öğretmeni, eğitim konusunda, bir buçuk dakika dinlemeyip, aynı masada bulunan diğer insanlarla 40 dakika havadan sudan, çiçekten böcekten, hayırlı evlat kız mı, erkek mi ? geyik muhabbetinden dem vuran, ve hepsinden önemlisi eğitimci olmayan ve eğitimden anlamayan bir Bakan istemiyoruz. Eğitimdeki bu yanlış “ Yeni Türkiye’nin, Yeniden büyük medeniyet” hayalimizin hızını kesiyor.
- Hep birlikte, Yeniden Büyük medeniyet kuracaksak.
- 1. Önce eğitim
- 2. Adalet.
- Tıpkı Osmanlıda olduğu gibi büyük medeniyetimizin inşasının temelinde eğitim, o temelin başında eğitimciler vardır. Toplum olarak, millet olarak, eğitime verdiğimiz değerin öncelikli göstergesi, bütçeden en büyük payın eğitime ayrılması değil, ayrılan bu payın, heba edilmemesi ve eğitimin yeniden şahlanması için EĞİTİMCİLERE hak ettiği değerin verilmesidir.
- Dünyanın en önemli işini yapan, insan yetiştiren öğretmenlik mesleği, Osmanlıda en gözde, en saygın meslekti. Şimdi tüm saygınlığı ayaklar altına alınan, elleri öpülesi edebiyatına rağmen, velilerinden, toplumun genelinden ve yöneticilerinden, hak ettiği değeri göremeyen öğretmen, geleceğimiz, her şeyimiz olan evlatlarımızın, öğrencilerimizin gönüllerine, hayallerine dokunup, onları dönüştüren bir rol model olmaktan bilinçsizce uzaklaştırılmıştır.
- Eğitime ne kadar yatırım yaparsanız yapın.
- Tüm sınıflara teknolojinin tüm imkanlarını doldurun. Tüm öğrencilerin eline tableti verin. (Ki Bir Öğretmen Milli Eğitim Bakanı bunu yapmazdı.) Fatih projesine verdiğiniz değeri öğretmene vermedikçe, öğretmenin ihtiyacı olduğu için değil, geleceğimiz, umutlarımız, hayallerimiz, her şeyimiz evlatlarımız, öğrencilerimiz için, öğretmenlerimizi gerçekten baş tacı etmedikçe, Ve eğitimin bütün inceliklerini yaşayarak tecrübe edinmiş Eğitimci Bakan ve Bürokratlarımız olmadıkça, nice 15 yıllar kayıp hanemize yazılacak. Yeniden Büyük Medeniyet hayalimiz, hayallerde kalacaktır.
- Evet TEOG kalkmalı, her başarı seviyesinden çocuklar, mahallesinde bulunan en yakın liselere gitmeli.
- Meslek liseleri özendirilmeli, alanlarında yüksek öğretime geçişlerde meslek liselerine ek puan verilmeli. Bilgisayar mühendisi olmak isteyen genç, Meslek lisesinin bilgisayar bölümüne, doktor olmak isteyen sağlık Meslek lisesine yönlendirilmeli...
- Toplumun her kesiminde saygınlığı ve itibarı iade edilen öğretmen, gönüllere taht kuran, dönüşen, dönüştüren rol model olacak. Ve çocuklarımızın dünyasında, hayallerinde en önemli değer eğitimin olacaktır.
- Bütün mesleklerin mimarı olan öğretmenlik, tüm mesleklerin en gözdesi olacaktır. Tıpkı büyük medeniyetimizin zirveye ulaştığı Osmanlı’da olduğu gibi.
Ankara Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı
Ahmet Aydınsoy