Osmanlı'dan bu güne unutulmuş Ramazan gelenekleri
Ramazan ayının gelmesiyle beraber en çok merak edilen konulardan birisi de unutulmaya yüz tutmuş Ramazan ayı gelenekleri. Beyaz
Gazete'nin sevilen yazarlarından Ümit Özdemir, unutulmuş Ramazan geleneklerini sizler için yazdı..
3 kıta 7 denizde 600 yıl hüküm süren Osmanlı Devleti’nde Ramazan ayları her zaman önemli bir yer tutardı. Ramazan ayıyla birlikte
adeta Müslüman topraklara huzur yağardı. İşte Osmanlı’da Ramazan gelenekleri;
Osmanlı Devleti'nde Ramazan ayında geleneklere son derece önem veriliyordu.
600 yıl boyunca hüküm süren Osmanlı Devleti'nde Ramazan ayı her zaman özel bir yere sahip olmuştur. Devlet adamlarından, Anadolu halkına Müslüman tüm Osmanlı vatandaşları, Ramazan ayında hem evlerinin hem de kalplerinin kapılarını sonuna kadar açıyorlardı. Sınıf eşitsizliğinin ortadan kalktığı Ramazan ayında, varlıklı olanlar ihtiyaç sahibi kimselere kimliklerini belli etmeden yardım etmeye çalışıyordu.
Tembihnameler yayınlanırdı
Osmanlı döneminde Ramazan ayına Müslümanlar gibi gayrimüslimler de değer verirdi. Ramazan ayının gelmesiyle birlikte Osmanlı Devleti, halkının mübarek ay içinde nasıl davranması gerektiğini belirten bir tembihname yayınlardı. Tembihnamelerde; Müslümanların beş vakit namazı camide cemaatle birlikte kılması, mazereti olmayan tüm Müslümanların oruç tutmaları gerektiği belirtilirdi. Gayri Müslimlerin gündüzleri açık alanlarda yemek yememeleri, su, sigara içmeleri tembihname doğrultusunda yasaklanırdı.
Hırka-i Saadet merasimi
Ramazan ayının 12. günü Osmanlı'da son derece büyük bir öneme sahipti. Kutsal emanetlerin bulunduğu Has Oda, temizlenir ve gül suyu ile yıkanırdı. Ardından öd ağacı ve amber yakılırdı. Devletin ileri gelenlerinin hazır bulunduğu törende, Padişah tarafından gümüş sandukanın içinden hırka-i saadet çıkartılırdı.
Zimem Defteri
Osmanlı'da Ramazan ayında vatandaşların birbirlerine yaptıkları yardımlar da gözle görünür ölçüde artış gösterirdi. Varlıklı bireyler, hiç tanımadıkları semtlerdeki bakkal, manav ve fırınlara girip Zinem Defteri yani veresiye defterini alıp içinden rastgele bir sayfa açar ve söz konusu kişinin borcunu tamamen öderdi.
Paylaşım üst seviyede
Günümüzde nasıl ki ihtiyaç sahipleri için, iftar çadırları bulunuyorsa Osmanlı döneminde de yemek dağıtılıyordu. Devlet yalnızca yemek değil, ihtiyaç sahibi vatandaşlarının birçok maddi ihtiyacını da karşılıyordu.
Diş kirası
Osmanlı döneminde iftar saati kapıyı kim çalmışsa kesinlikle geri çevrilmezdi. Büyük konaklarda hem zenginler için hem de ihtiyaç sahipleri için sofralar kurulurdu. İftarın ardından ise ev sahibi, yemeğe gelen misafirlerine diş kirası ismi altında hediyeler sunardı. Özellikle fakir konuklara, altın ve gümüş akçeler verilirdi.
Yaşam duruyor
Osmanlı döneminde, Ramazan ayında gündüzleri adeta sokaklar boşalırdı. İnsanlar gündüzleri uyur, akşamları ise hem çalışır hem de eğlenirdi. İftar ile sahur arasında ortaoyunu, meddah, karagöz gibi oyunlar izlenirdi.
Cerre erken çıkılıyordu
Osmanlı döneminde medreselerde yaz tatili, üç ayların başlamasıyla birlikte başlatılıyordu
Zam yapılması yasak
Osmanlı'da Ramazan ayında yiyecek ve eşya fiyatlarının zamlanmamasını devlet kontrol ediyordu. Özellikle gıda maddelerinin Ramazan ayı boyunca daha ucuza satılması sağlanıyordu.
Haberleri doğrudan anında takip edebilmek için haber sayfamız için
TIKLAYINIZ!!!
Kamu Saati Sayfamızı Sosyal Medya Üzerinden Takip Ederek Güncel İş İlanları Memur ve İşçi Alım Haberlerine ve Son Dakika Haberlerine Herkesten Önce Ulaşarak Bir Adım Öne Geçebilirsiniz.
Kamu Saati Twitter Sayfamızı Takip Etmek İçin TIKLAYINIZ
Kamu Saati Facebook Sayfamızı Takip Etmek İçin TIKLAYINIZ
Kamu Saati İnstagram Sayfamızı Takip Etmek İçin TIKLAYINIZ
Kamu Saati Android Uygulamamız İçin TIKLAYINIZ
Bu yazının tüm hakları www.kamusaati.com'a aittir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 36. maddesi uyarınca alıntılanamaz. Telif hakları saklı tutulmuş bu yazının alıntılanması halinde yasal takip yapılacaktır. ©