Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ve Bosna Hersek Sivil İşler Bakanı Adil Osmanoviç’in katılımıyla Türkiye ile Bosna Hersek arasında eğitim alanında işbirliği protokolü imzalandı.
Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ve Bosna Hersek Sivil İşler Bakanı Adil Osmanoviç’in katılımıyla Türkiye ile Bosna Hersek arasında eğitim alanında işbirliği protokolü imzalandı.
MEB Başöğretmen Salonunda gerçekleşen protokol imza töreninde konuşan Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, “Bu protokol; her iki ülkenin eğitim alanında öğrenci değişimi, öğretmen değişimi, tecrübe paylaşımı ve müfredatın gözden geçirilerek uyumlu hale getirilmesi dahil olmak üzere, öğrencilere karşılıklı burs verilmesi, resmi dillerin öğretilmesi gibi konularını kapsıyor.” dedi.
“Bosna Hersek’te 8 binden fazla öğrenci Türkçe öğreniyor”
Bosna Hersek’te altı kantonda Türkçenin ikinci yabancı dil olarak öğretildiğini vurgulayan Bakan Yılmaz, “Biz de 2017-2018 eğitim öğretim yılından itibaren Boşnakçayı seçmeli ders olarak müfredatımıza dahil ediyoruz. Eğitim alanında alacağımız mesafe, diğer alanlardaki ilerlemelere de yansıyacaktır. Bu vesileyle birlikte bu protokolü imzaladığımız için konuk Bakan’a ve ekimine teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
Bosna Hersek Sivil İşler Bakanı Adil Osmanoviç ise, Türkiye ile eğitim alanında birçok değişik konuda iş birliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bosna Hersek’te yaklaşık bin 100 öğrenci eğitim görüyor. Buna karşılık Türkiye’de de 350 civarında Boşnak öğrenci eğitim alıyor. Bu protokolün her iki ülke öğrencileri için de önemli bir fırsattır diye düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Söz konusu protokolün hem öğretmen hem öğrenci değişimini hem de tecrübe paylaşımını kapsadığını dile getiren Osmanoviç, protokolün bu konuda büyük bir katkı sunacağını belirtti. Bosna Hersek’te 8 binden fazla öğrencilerin Türkçe öğrenmek için büyük bir gayret gösterdiğini vurgulayan Osmanoviç, Boşnakçanın Türkiye’de seçmeli ders olarak müfredatta yer almasından ötürü Bakan Yılmaz’a teşekkür etti.
“Yabancı üniversitelerin Türkiye’de kampus açabilmesi anayasa değişikliği gerektiriyor”
Protokol imza töreninden sonra çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Yılmaz, yabancı üniversitelerin Türkiye’de kampus açabilmesine ilişkin soru üzerine, “Bizim 65. Hükümet Programı’nda Türkiye’de özel üniversitelerin kurulması yer alıyor. Ancak özel üniversitelerin kurulabilmesi için anayasanın değişmesi gerekir. Şu an yeni bir anayasa değişikliğine gidiyoruz. Bu anayasa değişikliği geçtikten sonra, oluşan mutabakatla birlikte bu milletin ihtiyacı olan yasalar Meclis gündemine gelecektir. Dolayısıyla, özel üniversitelerin kurulması da anayasa değişikliğini gerektiren bir konudur. İnşallah o da meclis gündemine gelecektir, anayasa değişikliği yapmadan bir özel üniversitenin kurulması mümkün değildir. Türkiye cazibe olursa, ‘Balın olsun taliplisi Bağdat’tan gelir.’ Türkiye’yi cazibe merkezi haline getirmek lazım, Türkiye’yi barış yurdu kılmaz lazım, Türkiye’yi kalkındırmak lazım, birlik beraberliği sağlamak lazım. Türkiye’yi iktidar adası kılmak lazım, Türkiye istikrar adası olursa, bunları sağlarsak o zaman Oxford Üniversitesi de gelir Harvard Üniversitesi de gelir.” değerlendirmesine bulundu.
“Her kesimin memnun olacağı bir müfredat ortaya çıkacak”
Bakan Yılmaz müfredat çalışmaları ile ilgili bir soru üzerine ise şunları söyledi: “Müfredat çalışmaları devam ediyor, her gruptan her kişiden görüş geliyor, şu ana kadar 150 binin üzerinde görüş ve öneri geldi. Bunların her biri bizim yolumuzu aydınlatacaktır. Bu, mevcut müfredat taslağımızı daha da iyileştirecektir. İnşallah Şubat ayının sonuna kadar halkımızın tüm kesimlerinin memnun olacağı, ‘iyi bir müfredata sahip olduk; emeği geçenlere teşekkür ederiz.’ diyebilecekleri bir çalışmayı milletimizin önüne koyacağız, çoğu gitti azı kaldı. Din kültürü dersi müfredatı üzerinde de çalıyoruz, tamamlandığında en kısa süre içinde sunacağız. Her bir kardeşim kendi inancıyla ilgili bu müfredatta yer almasını istediği konuları bize iletiyor, biz de bunların hepsini dikkate alıyoruz. İnşallah halkımızın taleplerini müfredata yansıtacağız. İnşallah çok iyi bir müfredat ortaya çıkacaktır.”