YÖK Yüksek Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cahit Güran, vakıf üniversitelerine karşı sert tepki gösterdi. Güran, "Bu kurumlar öğrenci başına 20 bin-30 bin TL gibi ücret alırken, öğrenci başına hizmet maliyeti 4 bin-5 bin lira gibi çok düşük düzeyde. Bazı vakıf yükseköğretim kurumları öğrenci başına 15-20 bin TL kazanç elde edecek şekilde hareket ediyor." dedi.
Yükseköğretim Kurulu ( YÖK) Yüksek Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cahit Güran, vakıf üniversitelerinin öğrenci başına elde ettiği kar nedeniyle sert sözler ile eleştirdi.
Anayasa’ya göre yükseköğretim alanında kazanç amacı güden girişimlere izin verilmediğine vurgu yapan Güran, anayasa uyarınca vakıf üniversitelerinin kazanç amacı güdemeyeceğini, kurucu vakfa ve üçüncü şahıslara kaynak aktaramayacağını, aktardığı tespit edilen üniversitelerin kapatılacağına değindi.
Habertürk'ün haberine göre Güran, “Buna rağmen son dönemlerde bazı vakıf yükseköğretim kurumları birtakım usullerle el değiştiriyor, başka bir ifadeyle satılıyor. Devlet tarafından kuruluş izni verilen bu kurumların el değiştirmesinden birtakım kişilerin yüksek miktarda kişisel menfaat ve kazanç elde ettiği söylentileri ve şikâyetleri artarak devam ediyor. Vakıf üniversiteleri bakkalın el değiştirmesinden daha kolay el değiştiriyor” şeklinde konuştu.
Vakıf yükseköğretim kurumları bünyesinde çok sayıda büyük iktisadi işletme ve şirketler kurulduğunu dile getiren Güran, “Bu işletmelerin üniversite ve üçüncü kişilerle arasındaki ilişki, yasal dayanak olmadığı için takip edilemiyor” diyerek açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Vakıf üniversitelerinin yarısı ticari amaçla kurulmuş eğitim kurumlarıdır. Bu kurumlar öğrenci başına 20 bin-30 bin TL gibi ücret alırken, öğrenci başına hizmet maliyeti 4 bin-5 bin lira gibi çok düşük düzeyde. Bazı vakıf yükseköğretim kurumları öğrenci başına 15-20 bin TL kazanç elde edecek şekilde hareket ediyor. Öğrenci gelirlerini çok yüksek tutarlı tanıtım-reklam harcaması, komisyon ücreti, danışmanlık ve hizmet bedeli gibi çeşitli adlar altında ‘yersiz’ ödemeler şeklinde mütevelli heyeti başkan ve üyeleri ile yakınlarına aktarıyorlar. Mütevelli heyeti başkan ve üyeleri ile yakınlarının sahip olduğu ya da bağlantılı olduğu firmalara kısa zaman aralıklarında mükerrer anlaşmalarla mükerrer ödeme yapıyorlar. Öğrenci gelirlerini yurtdışında üniversite kurmak için transfer ediyorlar.
Öğrenci gelirlerini yurtdışında üniversite kurmak üzere ortakları bulundukları şirketlere transfer ederek kaynak aktarımı da yapılıyor. Mütevelli heyeti başkan ve üyeleri ile yakınlarının bağlantılı olduğu firmalardan emsaline göre yüksek bedellerle mal ve hizmet alımı, inşaat işleri yapıyorlar. Kaynak aktarımına zemin oluşturmak üzere rayiçlerine göre yüksek bedellerle arsa, arazi ve bina alımı yapılıyor, kiralamalar gerçekleştiriliyor.
Gerçek ve saygın vakıf üniversitelerinin yerinin korunması için kötü örneklerden ayrışması gerekiyor”