İÇİMİZDEKİ “HAYIRCILARA” VE “KARARSIZLARA”

Fatih Sultan Mehmet, döneminde halk tarafından pek sevilmezdi. Aldığı kararlar o zaman için oldukça radikaldi. İstanbul’un fethine girişirken karşılaştığı muhalefeti tarihçilerden dinlemelisiniz.

Böyledir.

Büyük değişimler, büyük değişimlere muhtaç olanlara bile ağır gelebilir.

Şimdi de partili cumhurbaşkanlığı sistemine, Ak Parti- MHP tabanında hissedilir derecede çekinceler görülüyor. Hele bu çekinceler muhafazakâr camiadan gelmiyor mu anlamak mümkün değil.

 Bu sisteme ömrü boyunca muhalefet eden, bu düzen değişmeli diyen radikal soslu arkadaş, işte fırsat başlat bu değişimi.
Hayatında ilk kez hep değiştirmek istediğin düzene müdahale etme şansın var, değerlendirsene.

Yıllarca başörtüsü mağduru olmuş hanımefendi!

Değişmesin diye savunduğun şu anki sistem, 1999’da yüzde yirmi oy alan Ecevit’e başörtülü bir bayanı meclisten kovma hakkı veriyordu.  

Bir EVET ile bu çıtayı yukarılara taşıyabilirsin.  

İmam hatiplerin önünü kapatan ANAP lideri Mesut Yılmaz, bu gücü yüzde on dokuz oyla bulmuştu.

Şimdi biz diyoruz ki statükocuların buna benzer bir zulmü yapmaları için şu an yüzde yirmi oy almaları yeterken, artık en az yüzde elli bir oy almak zorundalar.

Tutturmuşsunuz, Erdoğan’dan sonra kötü biri bu hakları ele geçirirse ne olur diye. 

Söyleyelim. 

Açıkçası siz bu partili cumhurbaşkanlığı sistemini getirmezseniz adamların kötülük yapabilmesi için yüzde elli bir değil yüzde yirmi oy alması bile yetecek.  

Öyle biri gelirse de sonraki ilk seçimde onu iktidardan oylarınızla indirirsiniz.

Kişilere değil, sisteme bağlı olalım diyoruz. Biz Erdoğan gibi güçlü bir lideri size her daim nereden bulalım efendiler!
Osmanlı imparatorluğu kişilere değil sisteme bağlıydı altı yüz yıl yaşadı. Cengiz Han imparatorluğu ise kişilere bağlıydı altmış sene ancak yaşadı.

Günümüzden örnek verelim.

CHP neredeyse yarım asırdır tek başına iktidar yüzü görmüyor. Ancak CHP’nin zihniyeti bugün bile yönetimde etkisini zaman zaman gösteriyor. Çünkü sistemi onlar kurmuştu.  

Bu partili cumhurbaşkanlığının dikensiz gül bahçesi olmadığını elbette biz de biliyoruz.

Lakin şu anki sistemden daha iyi olduğu gerçeği de apaçık ortada. Siyasette ya hep ya hiç yoktur. Hep bir ileri aşamaya ulaşmak vardır.  

Geliniz, cumhurbaşkanını halkın seçebilme gelişmesini yeni cumhurbaşkanlığı sistemi ile taçlandıralım.

EVET.