Kamusaati.com Köşe yazarlarımızdan Tülin Aşkın'dan " EY KUDÜS! SUÇ BİZİM " adlı Muhteşem Bir Köşe Yazısı Daha.. Detaylar haberde.
Peygamber Efendimizin (sav) “Ziyaretler ancak üç mekâna yapılır. Mekke’deki Mescidu’l-Haram’a, Medine’deki benim bu mescidime ve Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya.”diye buyurarak Müslüman dünyası için değerli olan bu üç toprağı belirtmiştir.Yeryüzünün en mukaddes topraklarından biri olan Peygamberler Şehri Kutsal Kudüs Peygamber Efendimiz (sav)’e Kuran-i Kerimin tebliğ edilmeye başlaması (İsra ve Miraç hadisesi gerçekleştiği) ve en önemli ibadetlerimizden biri olan namazı Mescid-i Aksa’ya dönerek kılması ile ilk kıblemizin Mescid-i Aksa’nın Kudüsde bulunması, tüm Müslümanlar için kutsallığını ve önemini açıkça ifade etmek için yeterlidir.
Müslümanlar'ın kutsal şehri olan bir yerin yıllarca aynı kaderi paylaşması ve halen işgal altında olması tüm İslam aleminin büyük ayıbı .akılsızlığı ve yetersizliğidir. Kuddüs Tarih boyunca çoğu kez Haçlı ve Yahudi işgal girişimlerine maruz kalmış, bu girişimler kısa süreli olmuş ve Müslümanlar bu kutsal şehri tekrar tekrar fethedip kurtarmışlardır.
638 yılından 1099 yılına kadar Müslümanlar'ın elinde olan Kudüs, 1099 yılında Haçlı orduları tarafından işgal edilmiş ve 88 yıl sonra Selahattin Eyyübi tarafından Kudüs tekrar Müslümümanlar'ın hakimiyetine geçmiş ve 1917 yılına kadar da Müslümanlar'ın hakimiyetinde kalan Kudüs 1917 yılından beri Siyonizm işgali altındadır.
Bugün de Filistin topraklarını kana, soykırıma, zulme boğarak Siyonizm amacı güden İsrail’in bildik terörist taktik ve usûlleri¸barbarlığı şiddeti ve toplu kıyım ölçeği daha da büyümüş bir vaziyette devam etmektedir.Yüz binlerce Filistinlinin hayatı ve geleceği¸ tüm dünya insanlığın kahredici duyarsızlığı sayesinde¸ vahşet ve azgınlıkta sınır tanımayan Yahudilerin eliyle¸ rutin bir şekilde yine kararmakta ve tekrarlanmaktadır.
İslâm ve sözde medeni olan tüm dünya ülkerinin, islam dünyası’nın merkezlerinden olan bu kutsal degerli şehrimize yapılan bu zulüm odağı ve insanlık ayıbının temizlenmemesine¸sessiz ve seyirci kalmaları tüm insanlığın ayıbı ve vebali değimlidir.
Sözde medeni olan dünya ülkeleri yıllar boyunca neden mi kudüse sessiz kaldılar;Kudüsü ,islam kimliği için önemli bir yer teşkil ettiğinden dolayı, ilk kıblemiz, ikinci mescidimiz üçüncü haremimiz Mescid-i Aksa’yı ve İslam tarihinin gücünü yansıtan kanıtlayan yüzlerce İslami eserleri bağrında barındırdığından Kudüsün işgali İslam kimliğinin kalesinin sarsılarak yok oluşuna atılacak büyük bir yıkım adımı olarak gördükleri için.....
Eğer Kudüs bugün halen işgal atındaysa, Filistin’e pranga vurulmuşsa, Müslümanlar katlediliyorsa, suç bizimdir! Bugün kutsal hazinelerimizden olan Kudüs’e sessiz kalıp sadece sloganlara ses veriyorsak, yarın İslam kimliğinin istikbal ve istiklalinin yok oluşuna da göz yumar sözde yaşarız…Nuri Pakdilin dediğin gibi; "Kudüs’ü savunmak, gerçek bağımsızlığı Müslümanlığı savunmaktır… Tutsak Kudüs'e borcumuz, Kudüs'ü savunmaktır,özgürlüğüne kavuşturmaktır…’’. İnancımız odur ki müminlerin unuttuğu fakat gayrimüslimlerin hiç boş bırakmadığı Kudüsün, yürekleri titreten haykırışlarının son bulması için tüm islam devletleri maddi ve manevi desteklerini esirgemeyerek bir fikir bir çatı altında toplanarak yıllarca kangren haline gelmiş bu meseleyi sözde sloğanlarıyla değil çözüm odaklı fikir ve girişimleri ile Kudüs'ün eskiden olduğu gibi, islam hakimiyetinin şanına yakışır bir şekilde tekrardan refah ve huzur içinde güzel günlerine kavuşmasına sebep olmalarıdır..
kalın sağlıcakla...