Virüs nedir?
Virüsler kendi kendini çoğaltabilen, en basit organizmalar olarak bilinmektedir.
Sadece genetik yapısını taşıyan DNA veya RNA denilen molekülleri çevreleyen bir
protein tabakasından ibarettir.
Bazı virüslerde örneğin yeni koronavirüste olduğu gibi zarf adı verilen, onu
çevreleyen bir yağ tabakası bulunmaktadır. Bu kadar basit bir organizmanın kendi
kendine dışarda çoğalma yeteneği yoktur.
Virüsler zorunlu hücre içi parazitidirler; konak adı verilen, kendilerinin özgün bir
şekilde seçtiği hücrenin içerisine girdikleri zaman çoğalma yetenekleri olan
mikroorganizmalardır. Bu durumu bilgisayar virüslerine benzetebiliriz.
Bilgisayar virüsleri de çok küçük bir programdır; tek başına bir bilgisayarı işletip,
çalıştıramaz. Mutlaka kendini çoğaltabilmek için bilgisayar programı içerisine girip
oradaki işletim sistemini kullanarak, kendisinin kopyalarını başka bilgisayarlara
göndermeyi hedefler.
Bilgisayar programı nasıl kendini çoğaltıp yayılıyorsa, bu programlara virüs
benzetmesi doğadakine benzer bir örnektir.
Virüsler, çok özgül hücreleri seçerler; örneğin yeni koronavirüs, solunum yolu
mukozalarını sevdiği için damlacık yoluyla insandan insana bulaşma özelliğindedir.
Virüsün, solunum yolu mukozalarına girdiği zaman çoğalıp dokulara zarar vermesi
belirli bir süre aldığı için bu süreye kuluçka dönemi denilmektedir.
Koronavirüs nedir?
İlk olarak Çin’in Wuhan şehrinde ciddi alt solunum yolu infeksiyonu yapan bir etken
olarak ortaya çıkmıştır. Yapılan araştırmalar sonucu etkenin bilinen virüslerden farklı
olduğu sonucuna varılmıştır. Virüsün genom yapısı Çin bilim adamlarınca
tanımlanmıştır. İlk vakaların Wuhan şehrinde bulunan büyük bir deniz ürünleri
marketiyle bağlantılarının olması etkenin vahşi hayvanlardan, özellikle de
yarasalardan, insana bulaştığını düşündürmektedir. Zaman içinde yeni vakaların deniz
ürünleri marketiyle ilişkilerinin olmaması, sağlık çalışanlarında infeksiyon gelişmesi
virüsün insandan insana yayılabildiğini ispatlar niteliktedir.
COVID-19’dan Ne Zaman Şüphelenelim?
COVID-19 enfeksiyonu tanısı konmuş birisiyle 1 metreden yakın temasınız oldunuz,
Yakın zamanda COVID-19 tespit edilen bir ülkede (Çin, İran, İtalya, İspanya, Güney
Kore, Almanya, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri gibi) bulundunuz,
Yüksek ateş (>37,5°C),
Öksürük,
Nefes darlığı geliştiyse,
Aile hekiminize veya bir sağlık kuruluşuna telefon açınız veya bir maske takarak en
yakın sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Temas ve/veya seyahat ettiğiniz ülkeyi belirttikten sonra şikayetlerinizi anlatınız.
Sağlık Bakanlığının Alo 184 Koronavirüs Danışma Hattı’na başvurarak Koronavirüsten
Korunma Yolları Hakkında detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.
Sevdiklerimizi Korumak İçin Evimizde Neler Yapabiliriz?
Kapı kolları, elektrik düğmeleri gibi yüzeyler sirkeli su ile dezenfekte edilebilir.
Havlu, bardak gibi kişisel eşyalar ortak kullanılmamalıdır.
Hapşıran, öksüren bireyler maske takmalıdır.
Aile içindeki 60 yaş üstü bireyler ile astım, kalp hastalığı ve diyabet gibi kronik
hastalığı olan kişiler risk grubundadır. Bu kişilerin başkalarıyla yakın temastan
kaçınması, kullanmakta oldukları ilaçları bırakmaması gereklidir.
Aile bireylerinin sağlıklı, düzenli ve dengeli beslenmesi genel vücut direncinin yüksek
kalmasını sağlayacaktır. Bu amaçla, vitamin ve minerallerden, sebze ve meyvelerden
zengin beslenme sağlanmalıdır.
Tüm aile üyeleri sakin olmalıdır. Ailecek birlikte keyifli zaman geçirmeye çalışmak evde
yaşamaya mecbur kalmanın sıkıntısı ve hastalık endişesinden uzaklaşmanıza bir miktar
yardımcı olacaktır
Şüpheli hasta tanımına uyan kimselere hemen cerrahi maske takılmalı ve hastalar
yeterli şeklide havalandırılan tek kişilik, mümkünse ve negatif basınçlı izolasyon
odasında izlenmelidir.
Hastayla teması olacak tüm bireyler standart önlemlere ek olarak mutlaka damlacık ve
temas izolasyonu önlemlerine uymalı; cerrahi maske, tek kullanımlık ve uzun kollu
sıvıya dayanıklı önlük, eldiven, göz koruması (örneğin gözlük veya yüz siperi)
kullanmalıdır.
Tek kullanımlık atılabilir veya hastaya özel ekipman (örneğin stetoskoplar, tansiyon
aletleri ve ateş ölçerler) kullanılmalıdır.
Hasta ve vücut sıvıları ile temas eden çevre yüzeylerinin düzenli şeklide su ve
deterjanla temizlenmesi ve sodyum hipoklorit gibi dezenfektanların uygulanması
gerekmektedir.
Hastanın vücut salgıları ve sıvılarının solunum yoluyla alınmasını kolaylaştıracak
girişimler yapılacaksa, N95 maske ve yüz siperliği kullanılmasına dikkat edilmelidir.
Her durumda el hijyenine mutlaka uyulmalıdır.
Corona virüs infeksiyonundan korunmada en önemli nokta, 20 saniye boyunca ellerin
sabun veya el dezenfaktanı ile yıkanmasıdır!
Koronada Laboratuvar Tanısı Nasıl Konulur?
COVID-19 olası vaka tanımına uyan hastalardan solunum yolu numuneleri alınır.
COVID-19 sekans bilgileri paylaşılmış ve moleküler (PCR) testler tasarlanmıştır. Bu
yöntem ile solunum yolu numunelerinde virüs varlığı ortaya konulabilir. COVID-19
açısından numuneler Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Mikrobiyoloji Referans
Laboratuvarlarında değerlendirilmektedir.
Korona Tedavisi Nasıl Yapılır?
Covid-19 bir virüs olduğu için antibiyotikler etki göstermez.
Soğuk algınlığı ilaçlarının Korona belirtilerini kontrol etmede yetersiz kaldığı
bilinmektedir. Bu nedenle kullanımları önerilmez.
Tüm viral hastalıklarda olduğu gibi bol sıvı alımı ve yatak istirahati önerilir.
Henüz kesin etkili bir ilaç bulunmamakla birlikte güncel Covid tedavi protokolünde
favipiravir ve bir sıtma ilacı olan hidroksiklorokine yer verilmektedir.
Korona infeksiyonundan koruyucu hiçbir ilaç yoktur. Korunma için sağlıklı ve dengeli
beslenme, düzenli yaşam tarzı önerilir.
Corona Virüsü Hakkında Yanlış Bilinenler
Her Corona virüs (COVID-19) vakası ölümle sonuçlanır!
31 Aralık 2019 tarihinden itibaren 126380 Corona vakası tespit edilmiş; bunların
4634’ü ölümle sonuçlanırken 68313’ünde tam iyileşme görülmüştür. 3 Mart tarihinde
Dünya Sağlık Örgütü açıklamasına göre yeni Corona virüsünün öldürme hızı
(mortalite) %3,4’tür. Yani COVID-19 ile enfekte olduğu kanıtlanmış 100 kişiden 3-
4’ünde ölümle, geri kalanında tam iyileşme ile sonuçlanmaktadır.
COVID-19 hayvanlardan insanlara yeni geçen bir virüs olduğu için tüm yaş grupları ve
her cinsiyet için bulaşıcıdır. Çocuklar ve 65 yaş üstü kişilerde bağışıklık sisteminin
etkinliği daha düşük olduğu için bu kişilere virüs bulunan ortamdan hastalık
bulaşması daha kolaydır. Ek olarak, diyabet, kalp hastalığı, kanser gibi eşlik eden
hastalığı olan kişilerin de Corona virüs ile enfekte olma riski daha yüksektir.
Yeni Corona virüsü kargo paketlerinden de bulaşır!
Yeni Corona Virüsü’nün (nCoV) hapşırık ve öksürük sırasında ortama saçılan solunum
yolu salgıları (damlacık enfeksiyonu) ile bulaştığını biliyoruz. Eğer bu salgılar paket
yüzeyleri gibi zeminlere bulaştırılırsa, virüs 4-6 saat canlı kalmakta ve sonra
ölmektedir.
Buradan hareketle, kargo paketlerinden CoV bulaşmaz. Dünya Sağlık Örgütü, koli ve
paket dağıtımında herhangi bir yasak ya da kısıtlama getirmemiştir.
Yüzeylerin temizliği için alkolsüz kolonya el dezenfektanı olarak yeterlidir!
COVID-19 (aslında tüm bulaşıcı hastalıkları enfeksiyonları için geçerlidir) ile enfekte
olan sert yüzeyler çamaşır suyu, sirkeli su veya deterjanla silinmelidir.
COVID-19 enfeksiyonunda el hijyeni dikkat edilmesi gereken en önemli konudur.
Bir sıvının dezenfektan özelliğe sahip olması için minumun yüzde 70-95 arası alkol
oranı gerekir. Uygun el antiseptiği bulunamayan yerlerde yüzde 80-90 arasında alkol
içeren her türlü kolonya da el hijyeninde virüsten korunmada kullanılabilir.
El dezenfektanları ve alkol gibi ürünlerin sık kullanımı ciltte tahriş ve dermatite yol
açabileceği için yan etkisi en az el hijyeni yöntemi ılık su ve sabun ile elleri 20 saniye
boyunca yıkamaktır.
Virüs salgını geçene kadar ev dışındaki her yerde maske ile dolaşılmalıdır!
Tıbbi maske çevredeki insanlara hastalık bulaşmasını engellemek için üst solunum
yolu enfeksiyonu, yani grip benzeri, belirtileri olan insanlar tarafından kullanılmalıdır.
Başka bir deyişle, çevreden enfeksiyon almamak için maske kullanılması yeterli bir
önlem sağlamaz.
Üst solunum yolu enfeksiyonu olup evden çıkmak zorunda olan kişiler ağzı ve burnu
tam kapatan tıbbi maskeleri (N95 veya N99) kullanmalıdır.
Basit (kağıt) maskeler yeterli koruyuculuk sağlamaz. Maske kullanmayı bilmeyen
sağlıklı kişiler, toplu taşımadan aldıkları virüsü gittikleri yerlere taşıyıp yayılmasına
yardımcı olabilirler.
Kronik hastalığı olan, gebe ve küçük çocuklar, hastane gibi hastalıklı kişilerin yoğun
olduğu yerlerde mecburi bulunmaları gerekliyse veya virüslerin sıkça yayılma yeri
olabileceği tahmin edilen havaalanı ve riskli ülkelere seyahat etme durumları varsa
tıbbi maske takabilirler.
Günlük yaşamımızın bir parçası olan toplu taşıma araçlarında çok kalabalık otobüs,
vagon gibi yerlere girmemeye ve bir sonrakini beklemeye; eller ile ağız, burun ve göze
dokunmamaya ve ulaşım sonrasında elleri su ve sabunla yıkamaya önem verilmelidir.
Evdeki veya sokaktaki kedi, köpek gibi hayvanlar COVID-19 taşıyabilir ve
onlardan virüs enfeksiyonu kapılabilir!
Bilim insanlarının gözlemlerine göre salgının başlangıcından beri Hong Kong’da bir
köpekte COVID-19 görülmüştür. Bu köpeğe enfeksiyonu sahibinden bulaştığı
düşünülmektedir. Evcil hayvanlar, COVID-19 için rezervuar oluşturma potansiyeli
açısından yakın takiptedir.
Yaşam boyu etkili zatürre (pnömokok) aşısı ve/veya yıllık grip aşımı (influenza) aşımı
yaptırdım. Bana bir şey olmaz!
Yaşam boyu zatürre aşısı bir bakteri olan Pneumoccus pneumia’nın sık görülen bir
cinsi; yıllık grip aşısı ise başka bir virüs ailesi olan influenza için hazırlanmıştır. Bu aşılar
COVID-19 enfeksiyonunun bulaşmasını engellemez.
Evdeki anti-grip ilaçlarını ve/veya antibiyotik kullanırım. Bana bir şey olmaz!
COVID-19 salgınına mevcut anti-gripal ilaçların hiçbiri etkili değildir. Antibiyotikler
bakteri dediğimiz mikroorganizmaların tedavisinde tercih edilmelidir. COVID-19 için
etkili değildir.
Sarımsak, kelle-paça, sahlep, zencefil, susam yağı, kullanarak kendi ilacımı
kendim yaparım. Bana bulaşmaz!
Sağlıklı, düzenli ve dengeli beslenmek sadece COVID-19 enfeksiyonundan korunmak
için değil günlük yaşamımızı dinç ve enerjik devam ettirebilmek için elbette gereklidir.
Fakat, ev yapımı veya aktarlardan alınan bitkisel karışımlardan hiçbiri COVID-19
bulaşına karşı korumaz. Bu çözümlerin hiçbirisi için bilimsel destekleyici veri yoktur.
Sağlıklı (ara öğünlerde paket ürün yerine taze meyve, sebze veya kuruyemiş tercih
edebilirsiniz), dengeli (günlük aktiviteye göre düzenlenen beslenme planında protein,
karbonhidrat ve doymamış yağ oranları uygun olmalıdır) ve düzenli (ana öğünlerin
atlanmaması önemlidir) beslenmek genel vücut direncinin yüksek olmasını ve olası bir
enfeksiyon bulaşının kolaylıkla atlatılmasına yardımcı olacaktır.
Eris varyantı hedir?
Bilimsel adı EG.5.1 olan eris virüsü ya da eris varyantı, COVID-19
varyantlarından omicron varyantının mutasyona uğramış, daha bulaşıcı olan alt
türüdür. Koronavirüsün eris varyantı Dünya Sağlık Örgütü tarafından ‘izlenmesi
gereken varyant’ olarak tanımlanmıştır. Boğaz ağrısı, öksürük, ateş, tat-duyu
kaybı, burun akıntısı gibi üst solunum yolu şikayetleri eris varyantının belirtileri
arasındadır.
Eris virüsünün dünya üzerinde yayılma hızı ve görülme sıklığı artsa da henüz endişe
edici bir durum söz konusu değildir ancak tedbir alınması ihmal edilmemelidir.
Kovid-19’un diğer varyantlarıyla belirtileri aynıdır
Eris varyantının kuluçka süresi nedir?
Covid-19'un mutasyona uğraması ile kuluçka süreleride kısaldı. Ortalama olarak
kuluçka süresi beş gündür.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye'de 9 kişide Covid-19’un Eris varyantının
görüldüğünü duyurdu. Bakan Koca, hastaların yurtdışı temaslı ve aynı ilde olduklarını
söyledi.
Kaynakça
https://www.acibadem.com.tr/koronavirus/
https://www.florence.com.tr/corona-virus
https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberi/eris-varyanti
https://tr.euronews.com/2023/09/15/bakan-koca-dokuz-kiside-eris-varyanti-goruldu
İRFAN SEFA GÜÇLÜ
YAZAR