Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Konçuk, sözleşmeli öğretmenlerin kendilerine üye olmaları ile ilgili yalan yanlış ifadelerde bulunan bazı sendika temsilcilerine ateş püskürdü. İsmail Konçuk, "Adı sendika ya da başka bir şey, kim ve ne olursa olsun artık bu şerefsizce yaklaşımlara ne memur ne de öğretmen kimse fırsat vermemelidir." dedi.
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, bazı sendika temsilcilerinin sözleşmeli öğretmenlere yönelik tehtitkar tutumlarına sert tepki gösterdi. Kendilerine üye olmamaları durumunda sözleşmelerinin iptal edileceğine söyleyen bazı yerel sendika temsilcilerine ateş püsküren Koncuk, "Bu ahlaksızlar, sözleşmeli öğretmenlerin kendilerine üye olmamaları halinde, sözleşmelerinin uzatılmayacağı yalanını söylemektelermiş." İddialar asla doğru değildir" dedi.
İddialar doğru değildir
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Konçuk, "Soytarılar yine sahnede. Şeref, haysiyet yoksunu bazı yerel sendika temsilcilerinin sözleşmeli öğretmenleri tehdit ettikleri anlaşılmaktadır. Bu ahlaksızlar, sözleşmeli öğretmenlerin kendilerine üye olmamaları halinde, sözleşmelerinin uzatılmayacağı yalanını söylemektelermiş. Bunlar geçmişte aynı yalanı stajyer öğretmenlere de uygulamış ve pek çok insanı korkutarak üye yapmışlardır. İddiaları asla doğru değildir." açıklamasını yaptı.
Sözleşmeli öğretmenler bunlara inanmasınlar
Sözleşmeli öğretmenleri tehtik ve yalanlar ile sendikalarına üye yapmaya çalışanlara sert tepki gösteren Konçuk, "Sözleşmeli öğretmenler bu tür yalan ve tehditle kendilerini üye yapmaya çalışanlar kim olursa olsun korkmadan yüzlerine tükürmelidir. Bu adamların tüm tehditleri fos olduğu kadar, Türk Ceza Kanunun 118. Maddesine göre 3 yıla kadar hapis cezasını gerektiren bir suçtur." dedi.
Böyle durumlar yaşandığında Türk Eğitim Sen'e yazılı olarak bildirilebileceğini ifade eden İsmail Konçuk, Türk Eğitim Sen olarak mazlumun yanında olacaklarını sözlerine ekledi.
Kimse fırsat vermemelidir
Böyle durumlara fırsat verilmemesi gerektiğini dile getiren İsmail Konçuk, "Bir kaç kendini bilmez istisna, taşra teşkilatları ve MEB merkez teşkilatı bu şerefsizliği destekleyecek bir tutum içinde olmayacaklardır. Adı sendika ya da başka bir şey, kim ve ne olursa olsun artık bu şerefsizce yaklaşımlara ne memur ne de öğretmen kimse fırsat vermemelidir. Oluşturdukları korku ikliminden yıllardır bir vampir gibi beslenen bu asalaklara göz yummak, kamuda kirlenmeye açık destek vermek demektir." şeklinde konuştu.