Bilal Erdoğan kanlı 15 Temmuz gecesini anlattı
Bilal Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında yaşadıklarını anlattı. Bilal Erdoğan, “En kötü senaryoyu aklımdan geçirdim. 1-2 dakika telaş yaşadım. Sonra en kötü senaryoyu hazmettim” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminden arkadaşının “bir tuhaflık var” mesajıyla haberdar olduğunu söyledi. Bilal Erdoğan, “En kötü senaryoyu aklımdan geçirdim. 1-2 dakika telaş yaşadım. Sonra en kötü senaryoyu hazmettim” dedi.
Kahramanmaraş Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi'nde düzenlenen 13. İmam Hatipliler Kurultayı'na konuşmacı olarak TÜRGEV Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan da katıldı. Harvard'taki yüksek lisans eğitimi ve Dünya Bankası'nda çalıştığı dönemde eğitim politikaları alanında çalışmalar yapan Bilal Erdoğan, toplantı sonrasında 15 Temmuz gecesine ilişkin açıklamalarda bulundu. FETÖ'nün eğitim sistemi içinde nasıl yuvalandığına da değinen Erdoğan, paralel yapının daha çok bürokratlar üzerinde örgütlenip sistemi maniple ettiğini söyledi. Erdoğan darbe gecesi için de "Kendimi en kötü senaryoya hazırlamıştım" dedi.
İTİMAT ETTİĞİM BİRİ 'BİR TUHAFLIK VAR' DİYE MESAJ ATTI
Darbe girişimini gelen bir mesajla öğrendiğini anlatan Erdoğan şöyle konuştu: "O gece ailemle Tarabya'daydım. Eşimle çocuklarımızı uyutuyorduk. 2 oğlum var. O esnada internete köprülerin kapatıldığı haberi geldi. Arkadaşlardan gelen mesajlar üzerine televizyonu açtık. Sonra Marmaris'te olan annem babamla iletişim kurdum. Onlar İstanbul'a geleceklerdi. Saat 01.00 gibi çıkıp havaalanına doğru gittim. Anlatılmaz yaşanır herhalde.Çocukları uyutma zamanı olduğu için saat 10.00 gibiydi herhalde. Köprüde askeri araçlar var. Televizyonu açtım. O görüntüyü gösteriyorlar ama ne olduğunu anlayamıyorlar. Soruyorlar nedir diye.
İtimat ettiğim biri "Bir tuhaflık var" diye mesaj attı. O mesajı aldığımda darbe olduğuna kesin olarak inandım. Ailemle beraberim, darbe oluyor. İlk anda hemen en kötü senaryoyu aklımdan geçirdim. 1-2 dakika bir telaş yaşadım. Eşim de yanımdaydı. En kötü senaryoyu hazmettim. Şehitlik olabilir.Şehit olmak iyi senaryo da mahpus olmak, ailenizden ayrılmak söz konusu. Yollar epey sıkışık olduğu için ara yollardan, çevrelerden dolanarak saat 2,5 gibi varabildik havaalanına.
HAVALİMANINA GİDERKEN BİR ÖNLEM ALDINIZ MI?
Yollardaki insanlar hep bizi koruyacak insanlar olduğu için hiç bir önlem almayı düşünmedim doğrusu. Havaalanına vardığımızda Cumhurbaşkanımız geldi ve F-16'ların alçak uçuş, sonik patlama yaptıkları şeyi orada birkaç kere daha yaşadık. O arada eşim ve çocuklarım da aynı şeyi Tarabya'da yaşadı. Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde gün aydınlanırken, Cumhurbaşkanımız daha oradayken bir helikopter çevremizden tur attı. Bir ara camı araladım ve helikopteri silahları bize doğrultulmuş şekilde geçerken gördüm. Bu helikopter kim, düşürebilir miyiz diye düşünürken etrafta siviller olduğu için bir şey yapılmadı. Öyle orada bir endişe ettik doğrusu. Cumhurbaşkanımızın Marmaris'ten İstanbul'a uçakla gelmesi beni tedirgin etti. Ama kararlılıkla tankın karşısına çıkacak bir Cumhurbaşkanı olduğu için o kararını sorgulamadım. Öyle bir Cumhurbaşkanı olduğu için insanlar tankın karşısına çıktı. Böyle imtihanları yaşaya yaşaya Allah bize dayanma gücü vermiş demek ki."
Kaynak: YeniŞafak
