Deprem Nedir, Nasıl Oluşur? Ege Denizi Depremi İstanbul depreminin habercisi mi?

 Son Günlerde ülkemizde depremler artış gösteriyor. Şubat ayında Çanakkale'de yaşanan depremler halkı paniğe sokmuştu. Manisa Saruhanlı ilçesinde 5.1 büyüklüğünde deprem  ve son olarak Ege Denizinde meydana gelen 6.3 büyüklüğündeki deprem akıllara İstanbul Depremini getirdi. 1999 yılında yaşanan Marmara depreminde binlerce insanımız ölmüş ve yaralanmıştı. Peki deprem nedir? Yaşanan depremler beklenen Büyük İstanbul depreminin habercisi mi? 

Bugün Ege Denizi İzmir'de meydan gelen 6.3 büyüklüğündeki deprem büyük paniğe neden oldu. Vatandaşlar, Büyük İstanbul Depreminin ne zaman gerçekleşeceğini merak ediyor. Ege Denizi'nde yaşanan deprem, İstanbul Depremini tetikler mi? İşte detaylar. 

Türkiye konumu itibariyle deprem kuşağında yer alıyor. 1999 Ağustos ve Kasım depremlerinin ardından Türkiye deprem nedir, nasıl oluşur merak ediliyor.  Özellikle Çanakkale'de yaşanan depremler sonrasında akıllara, 'Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak?' sorusu geliyor.

Japonya'da hergün depremler yaşanıyor. Deprem ülkesi Japonya'da yaşanan sarsıntılar, büyük paniğe neden olmuyor. Japonya'da yaşayan halkta deprem bilinci oluşmuş ve bu doğa olayı ile yaşamaya alışmıştır.

Deprem Nedir, Nasıl Meydana Gelir?
 

Deprem Doğal bir olaydır

Deprem, Dünyadaki diğer yaşanan doğal olaylar gibidir. Yağmur nasıl yağıyorsa, yıldırım nasıl düşüyorsa, deprem de doğal olarak meydana gelen bir olaydır. Ülkemizde bazıları depremi doğal olay olarak görmemekte ve bu konuda tedbir almayı gözardı etmektedir. Depremin oluşumu elbette ki bir kaderdir. Ancak bu durum tedbir almamaya sebep olmamalıdır.  Dünyada gerçekleşen tüm depremler fayları tetikliyor. Fay hattı içerisinde yer alan enerji açığa çıktığında ise deprem meydana geliyor. Son zamanlarda yaşanan depremlerin fayları ne kadar etkilediği ve tetiklediği ise bilinmiyor. 

Deprem değil, yapı öldürüyor

Depremin büyüklüğü ve şiddeti her zaman merak edilir. Hangi büyüklük ve şiddette deprem büyük zarar verir merak ediliyor. Deprem sonrası ölüm ve yaralanmanın en aza indirilmesi için tedbirlerin alınması gerekiyor. Depremin büyüklüğü ne kadar olursa olsun bina çürük olduğunda can ve mal kaybı yaşanıyor.

Depremden korunmanın yolları maalesef her zaman deprem sonrasında gündeme oturuyor. En önemli korunma yolları, tedbir almak ve denetimlerin sıkı tutulmasından geçiyor. Deprem ülkesi olan Türkiye'de deprem konusunda yeterli bilgilendirme ve tedbirler maalesef alınmıyor. 17 Ağustos depreminden bu zamana kadar yapılaşma hızla artmasına rağmen, olası depremde binlerce insanın öleceği ifade ediliyor.

Kader diyip kenara çekilmek, sorumluluktan kaçmaktır. Depremde hayatını kaybeden binlerce insanın kanı bu kişilerin elinde olacaktır. 

Türkiye bir deprem ülkesi. İnsanların ve yetkililerin bunun bilincinde olması ve ona göre tedbirleri alması zorunlu bir durumdur. 

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener son yaşanan depremler ile ilgili önemli açıklamada bulunmuştu. Özenere açıklamasında; "Normal şartlarda direkt bir bağlantısının olduğunu söyleyemiyoruz bilimsel olarak ama yok da diyemeyiz. Bunu birkaç kere söyledik ama Çanakkale'de, İzmir'de deprem olsun olmasın, Türkiye'nin herhangi bir yerinde deprem olsun olmasın, bunlardan bağımsız olarak konuşursak şu anda Marmara Denizi'nde, İstanbul özelinde etkileyecek, 7'nin üzerinde, 7,2'lik bir deprem olması hiç sürpriz olmaz. Yani bu deprem şu anda konuşurken de olabilir. Dolayısıyla burada öyle bir enerji birikmiş durumda. Onunla bağlantılı, bağlantısız demeyelim. Hiçbir deprem olmasa bile şu anda, 10 saniye sonra İstanbul'da 7'lik bir deprem olabilir, olmayabilir de. Ama deprem olacak, her türlü şeye hazırız, her türlü veri var." demişti.

İstanbul Depreme Hazır mı?

Özener, olası depreme vatandaşların çoğunun hazır olduğunu ifade etti. Özener, "Birçok insanın da çok hazır olduğunu düşünüyorum. Yani artık eskisi gibi insanlar bina alırken, yatırım yaparken depremi de düşünüyorlar. Karar vericilerin de epeyce hazır olduğunu düşünüyorum ama her şey bitmiş midir? Değildir. Bu bir doğal afet. Doğal afetin önüne geçemiyoruz ancak yapabileceğimiz depremin zararlarını azaltmak." dedi.

İstanbul'da deprem bugün de olabilir, yarın da olabilir, 10 yıl sonra da olabilir. Şuan ki mevcut teknoloji Depremin ne zaman olacağını kesin olarak belirleyemiyor. Deprem tahminleri ise  basitçe bir tanımla belli bir periyot çerçevesinde yapılıyor. 

Suni Deprem Mümkün Mü?

Suni deprem konusunda bazı ülkelerin çalışma yaptığı internette dolaşıyor. Türkiye'de buluna fay hatlarının, oluşturacağı deprem büyüklükleri yapılan araştırmalar ile belirlenmiştir. Mesela 10 büyüklüğünde bir depreme dayanıklı binalar yapılsa bu söylentiler boşa çıkar. Yapı sağlamsa ve ülkeler, depreme hazırlıklıysa suni veya doğal depremden en az zarar ile kurtulabilir.

Ülkeler istedikleri kadar suni deprem saldırısında bulunsun, yapılar sağlam oldukça zarar en az olacaktır. Dünya'nın bir noktasında kırılan fay, diğer fayları da etkiliyor. O yüzden, suni deprem çalışması yapan ülkelerin bu riski göz önünde bulundurduğu söylenebilir.

Sonuç olarak Deprem öldürmez, dayanıksız yapılar öldürür.