Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Millî Eğitim eski Bakanı, Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun Dostluk ve Vefa” Üniversitelerarası Deneme Yarışması’nın ödül töreninde konuştu.
Genç Memur-Sen ve Akademik Düşünce, Eğitim, Medeniyet Topluluğu’nun (ÂDEM) Fethi Gemuhluoğlu anısına düzenlediği “Dostluk ve Vefa” Üniversitelerarası Deneme Yarışması’nın ödül törenine Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Millî Eğitim eski Bakanı, Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, Gemuhluoğlu’nun dostları ve sevenleri, yarışmada dereceye giren öğrenciler, aileleri ve çok sayıda davetli katıldı.
Ankara’da yapılan törende konuşmalar yapıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan Genel Başkan Ali Yalçın, Genç Memur-Sen’le Gemuhluoğlu’nun açtığı yolu sürdürmek azminde olduklarını söyledi.
Mehmet Akif İnan’ın, “Bütün giysileri yırtsak yeridir / Yeter bize vefa elbiseleri” mısralarıyla konuşmasını sürdüren Yalçın, “Bugün medeniyetimizin uç verdiği bir koca çınara vefa için buradayız. Fethi Gemuhluoğlu bir gönül adamı olarak doğduğu, yetiştiği toprağa vefa ile bağlanmış, bu topraktan aşk ve bilgeliği emerek büyümüş, gölgesinde insanlığa hizmet edecek gençler yetişen koca bir çınardır. O çınarın gölgesinde yetişen gençler bugün yeni çınarlar olarak boy veriyorlar. İşte bu gençler, bugün ‘Fethi Gemuhluoğlu Dostluk ve Vefa’ temalı deneme yarışması için çınarın gölgesinde buluşmaya geldiler” ifadelerini kullandı.
Söz enflasyonunun hakikati boğduğu bir çağda susmanın erdemini, sükût ile yükselmenin örnekliğini sundu bize
Fethi Gemuhluoğlu’nun bir kitap, vefa, şuur, dava ve aşk insanı olduğunun altını çizen Yalçın, “Gemuhluoğlu, ‘Elli üç yaşındayım. Kırk senedir söz, yirmi beş senedir yazı orucu tutuyorum’ diyerek, söz enflasyonunun hakikati boğduğu, malumat çöplüğüne her gün terabaytlarca cüruf taşındığı bir çağda susmanın erdemini, sükût ile yükselmenin örnekliğini sundu bize. Cahiliyenin form değiştirip kol gezdiği, ateizmin, deizmin, lümpenizmin, uyuşturucu, kumar ve fuhşiyatın dört koldan saldırdığı bir zamanda ümmetin evlatları hiçlik uçurumunda can çekişiyorlar. İşte Üstat, ‘Kelime-i Şehadetten habersiz gençleri görünce kalbim daralıyor, göğsüm çatlayacak gibi oluyor’ diyerek bir çığlığa ağız oluyor. Müthiş bir seferberlik çağrısıdır bu! Bu çağrı dalga dalga yayılmalı, her genç bir Musab bin Umeyr olarak bu çığlığa kulak vermeli, bu ülkenin Taifleri, Yesribleri olan sokakları, mahalleleri, okulları Medineleştirmelidir” şeklinde konuştu.
Zor olana, insan yetiştirmeye talip oldu
Yalçın, emperyalist sistemin 1800’lü yıllarda İslam coğrafyasının köy köy, aşiret aşiret röntgenini çektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yerin altını da üstünü de bizden iyi öğrendiler. Toplumsal fay hatlarımızı belirlediler. Sonra fay hatlarını harekete geçirdiler, kardeşi kardeşe kırdırttılar. Ardından da işgal başladı. Aradan yüzyıl geçti, biz hâlâ onların ektikleri fitneyle boğuşuyor, onların ürettikleri yargılarla birbirimizi tanımlıyoruz. ‘Ümmete umut olacağız’ diyoruz ama umut olacak donanımı üretmiyoruz. O nedenle Gemuhluoğlu’nun, ‘İyi olacak, daha iyi olacak!’ diye parmağıyla gösterdiği ümmet coğrafyasını, yani hâlipürmelâlimizi bilmek, anlamak zorundayız. İslam’a inanacağız ama diğer inançları da bileceğiz. Batı’yı da Doğu’yu da, felsefe, edebiyat ve sanatı da bileceğiz. Üstat, zor zamanların adamıdır. Zor olana talip olmuştur. Zor olana, yani insan yetiştirmeye.”
Üstadın bıraktığı yerden adım adım ilerliyoruz
Genç Memur-Sen ile Gemuhluoğlu’nun açtığı yolu sürdürmek azminde olduklarını kaydeden Ali Yalçın, sözlerini şöyle tamamladı: “Kısa film, fotoğraf, beste, güfte, hatıra, söyleşi yarışmaları, kitap meclisi, ‘Bir Bilenle Bilge Nesil’, ‘Yedi Güzel Adam Kütüphanesi’ projeleriyle Üstadın bıraktığı yerden adım adım ilerliyoruz. Bunlar sendika faaliyeti değil belki ama örgütlülüğümüzün varlık nedeni olan; yaptıklarımızı anlamlı kılan bereketli, üretken çabalardır. Bu anlamlı programı düzenleyen Genç Memur-Sen başkanını ve ekibini, yarışmaya denemelerini göndererek ‘Ben de varım’ diyen koca yürekli 400 genç kalemi yürekten tebrik ediyor, Gemuhluoğlu çınarının gölgesinde bizlerle hasbihâl etmeye gelen tüm dostlara ve hassaten güzeller arasından en güzeli seçmek gibi zorlu bir görevi başarıyla yerine getiren değerli jüri üyelerimize çok teşekkür ediyorum.”
Avcı: Fethi Ağabeyi ve onun yücelttiği değerleri gençlere tanıtmak babında böyle bir iş yaptığı için Eğitim-Bir-Sen’e teşekkür ediyorum
Millî Eğitim eski Bakanı, Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı, çok şanlı bir kuşak olduklarını, öğrencilik yıllarında Fethi Gemuhluoğlu ve diğer önemli ilim adamlarını tanıma fırsatı bulduklarını kaydederek, “Fethi ağabeyimiz ve onun vasıtasıyla tanıdığımız pek çok büyüğümüzü görmek, tanımak, onları dinlemek bahtiyarlığına eriştik” dedi.
Yarışmaya katılan, organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür eden Avcı, şunları söyledi:
“Bizim gençliğimizde bir yandan parkalar falan vardı, bir yandan da başınız sıkıştıkça gideceğiniz, derdinizi dökeceğiniz, yeni çıkan dergilerden, kitaplardan haberdar olacağınız, oradaki sohbetlere kulak misafiri olacağınız, oturup dinleyeceğiniz mekânlar vardı. O yüzden Memur-Sen’e, Eğitim-Bir-Sen’e, Genç Memur-Sen’e; Fethi Ağabeyi ve dolayısıyla onun değer verdiklerini, yücelttiği değerleri gençlere tanıtmak babında böyle bir iş yaptıkları için çok teşekkür ediyorum.”
Dursun: Gençlerle zaman geçirme konusunda ustaydı
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, Fethi Gemuhluoğlu’nun gençlerle zaman geçirme konusunda usta olduğunu ifade ederek, “Fethi Ağabey bana göre kuşatıcı ve herkesi benimseyici özelliğiyle meşrep, meslek ve siyasetin çok üzerine çıkarak bir muhabbet halkası oluşturmak suretiyle bunu yapabilecek ender kişilerden biridir" diye konuştu.
Beyhan: Hedefimiz, üniversite gençliğinin medeniyet değerlerimiz ışığında bir dostluk bilinci geliştirmesine vesile olmaktır
Genç Memur-Sen Başkanı Eyüp Beyhan, Fethi Gemuhluoğlu’nun, bütünleştirici tutumu ve herkese sevgiyle yaklaşmasından dolayı etrafında aydın bir çevre oluşturduğunu, okuyan ve düşünen bir ilim halkası oluşturmayı başardığını belirterek, “Yaptığı konuşma, yazdığı mektup ve makalelerinde iman, aşk, emek, hürriyet, güzel ahlak, çalışkanlık gibi değerlerin savunucusu olan Gemuhluoğlu, döneminin yükseköğrenim gençliğine bu değerleri aşılamaya çalışmış, batılılaşmanın toplumumuzda meydana getirdiği tahribatın onarılması için büyük çaba sarf etmiştir” ifadelerini kullandı.
Türkiye genelinde bütün kamu ve vakıf üniversitelerinde lisans ve ön lisans öğrencilerinin Fethi Gemuhluoğlu’nun ‘Dostluk Üzerine’ eserini incelemelerini sağlayarak, üniversite gençliğinin medeniyet değerlerimiz ışığında bir dostluk bilinci geliştirmesine vesile olmayı hedeflediklerini dile getiren Beyhan, dereceye girenleri tebrik ederek, yarışmaya katılan bütün öğrencilere teşekkür etti.