Merkez Karar Yönetim ve Merkez Yürütme Kurulu toplantısı sonrası AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklamalarda bulundu.
Merkez Karar Yönetim ve Merkez Yürütme Kurulu toplantısı sonrası AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklamalarda bulundu. Ömer Çelik parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Çözüm süreci hakkında sorula bir soruya Ömer Çelik, 'Kamu düzeni ve milli birlik ve kardeşlik süreci birbirinin alternatifi değildir. Türkiye'de ret, inkar politikaları AK Parti döneminde bitmiştir. Hiç kimsenin bundan sonra şu hak mücadelesinin peşindeyim, silaha sarıldım, dilim yasaklandığı için silaha sarıldım, geçmişte de geçerliliği olmayan bugün de asla söz konusu olmayan gerekçe üretmemesi gerekir. Bundan sonra tüm kesimlerden vatandaşlarımızla bu sorunun nihai çerçeveye ulaşması için gerekli görüşmeler yapılacak' cevabını verdi.
Çelik, çözüm sürecinde HDP ve İmralı'nın muhattap alınıp alınmayacağı konusunda, 'Herhangi bir şekilde siyasilerin görüşmesi söz konusu değil, ihtiyaç duyulursa devletin çıkarları açısından bu görüşme yapılır. HDP'nin özellikle yapmaya çalıştığı şey, sürekli olarak muhataplığı kendilerine indirgemek istiyorlar. Böyle bir şey yok. Bu çerçevedeki bütün siyasi partiler bu konuyla ilgili söyleyecek sözü olan siyasi partiler aşiret liderleri, siyasi partiler, STK'lar muhataptır. Öteden beri bunu yapmaya çalıştık, fakat çok enteresandır, Suriye'deki PYD aynı şeyi yapmaya çalışıyor. Bırakın başka unsurları başka Kürt unsurları bile dışlayan sadece Kürt vatandaşlarımız adına konuşma hakkı kendilerindeymiş gibi yaklaşım sergiliyorlar. Bütün bir sosyolojiyi temsil etme iddiası her zaman zayıf iddiadır.' açıklamasını yaptı.
DAEŞ'e yönelik kara operasyonunun yapılıp yapılmayacağına ilişkin soruya Ömer Çelik, 'DAEŞ terör örgütüne karşı kara operasyonu dahil bütün seçenekler masadadır. Bunu hiçkimse şöyle düşünmemelidir oradaki meseleye bütün olarak yaklaşılmalıdır. Esad rejiminin oluşturduğu bir ortam var. Belli bir siyasi paketin içinde bu operasyonlara bakmak lazım. Burada DAEŞ'e karşı kararlılık, YPG'ye karşı kararlılık, Esad rejiminin orada yaptığı katliamlara karşı kararlılık, Türkiye ile birlikte uluslararası koalisyonun meselesi olması gerekir. Atılacak adımlar birbirinden bağımsız değerlendirilmemeli' cevabını verdi.