SÖZDEN ANLAMAYANLAR

Ülkemizde yaşayan insanlar içerisinde iki gurup insan vardık ki, bunlar hem bilmezler ve hem de, söylenen sözleri anlamazlar ya da anlamazlıktan yana görünürler. Odunumun parası misali, yanlış bildikleriyle hareket etmeye devam ederler. Bunların bu şekildeki hareketi topluma ve ülkeye zarar verir. Çünkü ülkemizde bunların sayıları çok fazladır. O nedenle de, ülkede oluşacak zarar verici hareketlerin destekçisidirler.
Bu gurubu oluşturanlar kimlerdir? Diye soracak olursanız, bunlardan birincisi kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayan cahiller, ikincisi ise aptal ( salak, vurdumduymaz, umursamaz) olanlardır. Yani okumayan, araştırmayan, düşünme zahmetine katlanmayan, Allah’ın verdiği zekâyı kullanmak suretiyle, aklını çalıştırmayan, dökme suyla dönen değirmen hesabı, onun bunun söyleriyle hareket eden kişilerdir.
Toplumlar iki sınıf insandan oluşurlar. Bunlardan birincisi yani cahiller, yığın halinde, ikincisi ise, medeni, kültürlü insanların oluşturduğudur. O nedenle yığın halindeki insanların oluşturduğu guruba, şekilsiz toplum denilir ki, bunlar cahillerden oluşandır.
Ülkemizde ki kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayan cahillerin, iki kısma ayrıldıkları bilinmektedir. Birincisi kara cahil denilen, hiç ilim görmemiş olanlar. İkincisi ise, ilim yapmak için değil, diploma almak ya da etiket kazanmak için tahsil görmüş ve neticede okuldan mezun olmuş, diplomalı cahillerdir.
Aptal kişiler ise, alık, kaşığı ağzına götüreceğine alnına götüren, kendisine söylenen sözleri anlamayan, ahmak, söylenmemesi gereken şeyi başkalarına söyleyen, istenmeyen gafları yapan kişilerdir.
İşte bu nedenle, ülke ve milletin zarar görmesine sebep olanlar bu iki gurubu oluşturan kişilerdir. Şu hususu da unutmamız gerektir ki, dünyada insan var olalı, aptallıkta, cahillikte vardır ve tarih, büyük çapta, aptallar ve cahillerin yönlendirildiği, komik olaylarla gelişiyor.
Yeryüzünde dört çeşit insanın varlığı bir gerçektir. 1- Kendine zarar verdikleri halde, başkalarına fayda sağlayan SAF insanlar. 2- Kendilerine fayda sağlayan ama başkalarına zarar veren HAYDUT insanlar. 3- Hem kendine ve hem de başkalarına fayda sağlayan ZEKİ insanlar. 4- Kendine hiçbir yarar sağlamadan ve hatta bezen zarara uğrayarak, başkalarına zarar veren APTAL insanların, bulunduğudur.
Kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayan Cahil ve aptal olan kişilerin eğitimine önem verilmediğinde, bunların zarar vermeleri önlenemez. Ancak bunlara nasıl bir bilgi ve öğüt verilirse, gerçekleri anlayacağı da bilinmemektedir. Ne kadar öğüt verirsen ver yine bildiklerinden şaşmazlar ve söylenen sözleri anamazlıktan gelmeye devam ederler. Bunların düzelmesi kendi gayretlerine bağlıdır. Buna rağmen tek çare, verilecek eğitimle, aptal ve kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayan cahil kişilerin sayılarını azaltmak için bilgi seviyelerini yükseltmek için gayret gerektir.
Cahilliğin ne kadar zararlı olduğu şimdiye kadar söylene gelen atasözlerinde de anlaşılmaktadır.
“ Cahil adam, meyve vermeyen ağacı benzer.” “ Çalıda gül bitmez, cahile söz yetmez.” “ Cahille bal yeme, âlimle taş taşı. “ “ Cahilin dostluğundan, âlimin düşmanlığı yeğdir.” Cahil olanların merhameti ve lütfü azdır.” “ Cahil için susmaktan iyisi yoktur. Eğer bunu bilseydi, cahil olmazdı.” “ Cahil olmak ayıp değildir. Cahil olduğu halde, kendini bilgili göstermeye çalışmak ayıptır.” “ Zalimlerin çarkı, kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayanlar çalışmayan kafalarıyla döner. “ “ Zalimlerin iktidarı, cahillerin kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayanların omuzlarında yükselir.” “ Kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayan Cahil bir toplum özgür bırakılıp kendine seçim hakkı tanınsa dahi, hiçbir zaman özgür bir seçim yapamaz. Sadece seçim yaptığını zanneder. “ Cahil insan davul gibidir. Sesi çoktur içi boştur.” “ Cahil kişi gülün güzelliğini görmez. Gider dikenini takılır.” “ Cahilin bol olduğu yerler de, şeytana gerek yoktur.”
Görülüyor ki, söz anlamayan cahillerin ve ne yaptığını bilmeyen aptalların çokluğu ve söylenen sözleri anlamamaları, millet ve ülkenin zararınadır. Onun için hedef kendini halktan üstün görüp kültürlü aydın rolü oynayan cahillerin ve aptalların sayılarını azaltmak olmalıdır. Anlamıyorlar, bildiklerinde şaşmıyorlar diye onları başıboş bırakmak, iyi bir hareket olmasa gerektir.