Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı, 1128 akademisyenin imzaladığı "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin yayınladığı ''Bu ülkenin akademisyen ve araştırmacıları olarak bu suça ortak olmayacağız!'' başlıklı skandal bildiriye ilişkin, açıklamada bulundu.
Üniversitelerarası Kurul Başkanlığından, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin yayınladığı bildiriye ilişkin, akademik özgürlüğün, bir ülkenin varlığını tehdit aracı olarak istismar edilemeyeceği bildirildi.
Başkanlığını Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer'in yaptığı Üniversitelerarası Kurul Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, kendilerini “bu ülkenin akademisyen ve araştırmacıları” olarak tanımlayan bir grup öğretim elemanının yayımladığı bildiride, "Türkiye Cumhuriyeti Devletini, vatandaşlarını açlığa ve susuzluğa mahkum etmekle, yerleşim yerlerine ağır silahlarla saldırmakla, anayasal ve uluslararası hukuku ihlal etmekle, taammüden kıyım ve katliam yapmakla" suçladığı belirtildi.
Bildirinin, sadece imzalayan bir grup öğretim elemanın kanaatini ifade etmekte olup Türk yükseköğretim sisteminde çalışmakta olan 150 binden fazla akademisyenin görüşlerini asla temsil etmediği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Akademik özgürlük, bir ülkenin varlığını, güvenliğini ve bekasını tehdit etmenin aracı olarak istismar edilemez. Akademik özgürlüklere saygı duyan hiçbir demokratik ülke ayrılıkçı teröre desteği ve kendi güvenliğine saldırıyı meşru göremez. Üniversitelerarası Kurul olarak milletimize karşı olan borcumuzun ödenemez olduğu bilinci içinde, ülkemizin bilim ve teknoloji üretimine katkı yapmak ve yükseköğretim vermekle görevli üniversitelerimizin çalışmalarına kararlılıkla devam edeceğini, her türlü tehdidi büyük bir özgüven içinde bertaraf edecek güçte olduğunu ifade etmek isteriz."